Bir çarşamba günü akşam üzeri saat 4-5 gibi otuzlu yaşlarının başında orta boylarda güzel giyimli yüzü berberden yeni çıkmışcasına parlıyor. Kahverengi uzun saçları pembe yanakları ile sempatik denilebilir bir adam ta ki gözlerini görene kadar… Yorgun, kıpkırmızı morga yeni girmiş ceset gibi. Bu güzel genç adamı buralarda ilk kez görüyorum elinden sıkıca tuttuğu çiçek demetini bakılırsa yeni ayrılık yaşamış dalgınlığı, bilmediği yollarda yürüme isteği ondan olsa gerek. İsteksiz aceleci adımlar ile yürürken tabelayı görünce birden durdu. Yalnızlar meyhanesi. Girip girmeme tedirginliğini yaşadı elindeki çiçek demetine baktı girmesi gerektiğini anladı. Saat erken olmasına rağmen bugün biraz kalabalıktı. Usulca yürüdü arka tarafta tek kişilik bir masa gördü şaşırdı önce tek kişilik masası olan bir yeri daha önce hiç görmemişti. Oturdu çiçek demetini masanın kendisine en uzak olan köşesine bıraktı. Garsona belli belirsiz bir el işareti ile küçük istediğini anlatmaya çalıştı. Alışıktı garson anladı getirdi hemen. Meze istemez ama bir bardak daha istiyorum dedi. Bunu ilk yapan değildi hayalindeki içtiği kişiye, ölmüş eşine, kavuşamadığı aşkına ya da kendisini yalnız hissetmemek için karşısında bir bardak olmasını isteme ihtiyacı… Bardaklar geldi genç adam kendisi doldurdu rakısını diğer bardağı da yarısına kadar doldurdu. Bak bende seni yarım bırakıyorum demek ister gibi. Ne düşündüğünü anlamak zor olmasa gerek. Neden ? Her şeyin başlangıcı bu sorudur. Neden sevilmedim, neden istenmiyorum neden bunca kalabalık içinde yerim yok?.. Sessizlik içinde sakince içmeye devam etti genç adam. Sonra bi ara kafasını çevirdi etrafına baktı boş gözlerle şişeyi yarılamıştı o sırada. Bu meyhanede hiç iki kişilik masa yoktu ki! Kendi yalnızlığı ile boğuşurken diğerlerinin de yalnız olduğunu fark edememişti. Herkesi tek başına görmek biraz buruk bile olsa gülümsemesine bakılırsa hoşuna gitmişti genç adamın. Garsona seslendi çiçek demetindeki çiçeklerin birer birer dağıtılmasını istedi. Garson ses etmeden istediğini yerine getirdi ama kimse bakmadı gelen çiçeğe kimse için anlamı yoktu. O an anladı genç adam buraya insanlar sadece yalnız oldukları için değil yalnız kalmak istedikleri içinde geliyorlar. Genç adamın meyhanemizin müdavimi olması işte böyle başladı.
Yorum Bırakın