P. Neruda'nın sanılan "You Start Dying Slowly" Şiiri Üzerine...
Şiir okumaktan çok fazla keyif alan bir okur olduğum söylenemez, ama okurum (!) Bilhassa anlam kapalılığı çok yoğun şiirler yorar beni, okudukça hevesim kaçar ve bazen ittire ittire getiririm okuduğum şiirin sonunu. Ancak bazı şairler ve onların eserlerini bunun dışında, söylediklerimin üstünde tutabilirim. Şükrü Erbaş, İsmet Özel, Nazım Hikmet Ran ve Muhsin Ünlü gibi..
Okurlar arasında şiirde çeviri anlamı bozuyor, aynı duyguyu vermiyor gibi bir düşünce hakimdir. Katılırım, doğru bir yaklaşım. Keza şarkının orijinal dilini bilip o dilde duyguyu alanlar, yabancı şarkı çevirilerini bi o kadar duygusuz kabul ederler. O yüzden çeviri şiir okumakta tereddüt yaşamış; ama aynı zamanda bu mutereddit hal ile bir şiire rastlamış, sonra bana farklı hisler veren o şiir üzerine kırılan önyargım beni sonrasında araştırma yapmaya sevk etmiş, neticede de doğru sanılan bir yanlışı keşfetmiştim.
Evet, mezkur söylemlere tek bir şiir ile mazhar olan kişi Pablo Neruda'ydı! İspanya'nın deyim yerindeyse, direnişçi şairlerinden. İsyanı, direnişi nerdeyse bütün şiir türlerinde hissettiren, çeviri olmasına rağmen tadı damakta kalan duygular oluşturan şair, en azından sanrım bu yöndeydi.
Fakat yanılmışım, yaptığım araştırmalar sonucu "Yavaş Yavaş Ölürler - You Start Dying Slowly” adıyla tanınan şiir, Pablo Neruda’ya değil Brezilyalı yazar Martha Medeiros‘a aitmiş.
Martha Medeiros’un 2000 yılı Kasım ayında yayımlanan, Zero Hora adlı gazetedeki köşe yazısı ile “Non-stop: Crô̂nicas do Cotidiano” adlı kitabında yer verilen “A Morte Devagar” (“Yavaş Ölüm”) başlıklı metni “Yavaş Yavaş Ölürler” şiirine dönüştürülmüş. Medeiros’un Portekizce “A Morte Devagar” başlıklı metni, Neruda’nın ana dili İspanyolca “Muere Lentamente” şekline evrilmiş.
Neruda’nın yayımlanan eserleri arasında, Neruda hakkında yayımlanan çalışmalarda bu şiire dair hiçbir bilgiye rastlanamıyor. Uzmanlar ve konuyu araştıran kişiler de şiirin kendisine ait olmadığı görüşünde.
Ayrıca Pablo Neruda Vakfı, şiirin Neruda’ya değil Medeiros’a ait olduğunu defalarca teyit etmişti.
Bu tashih, şiir hakkındaki fikirlerimi çok da değiştirmemişti. Çünkü bu şiir hem Neruda'yı tanımama saye olmuş ve hem de Medeiros'un eserlerinden haberdar olmama payanda olmuştu. Nihayetinde de çeviri şiirlere olan ön yargılarımı kırmıştı.
Ayrıca modern çağın tekdüze hayatına ram olmuş, iki gününü bir etmişlere çareleri dizelerinde yer veren şair, var olmuş ama yaşamamış kitlenin intibah kazanmasına yardımcı olacak cinsten dizelerle, hem durum tespiti hem de yapılacakları ahenkle anlatıyor.
Keyifli okumalar..
Yavaş Yavaş Ölürler
Yavaş yavaş ölürler
Seyahat etmeyenler.
Yavaş yavaş ölürler
Okumayanlar, müzik dinlemeyenler,
Vicdanlarında hoşgörüyü barındıramayanlar.
Yavaş yavaş ölürler
Alışkanlıklarına esir olanlar,
Her gün aynı yolları yürüyenler,
Ufuklarını genişletmeyen ve değiştirmeyenler,
Elbiselerinin rengini değiştirme riskine bile
girmeyenler,
Bir yabancı ile konuşmayanlar.
Yavaş yavaş ölürler
Heyecanlardan kaçınanlar,
Tamir edilen kırık kalplerin gözlerindeki pırıltıyı
görmek istemekten kaçınanlar.
Yavaş yavaş ölürler
Aşkta veya işte bedbaht olup yön değiştirmeyenler,
Rüyalarını gerçekleştirmek için risk almayanlar,
Hayatlarında bir kez dahi mantıklı tavsiyelerin dışına
çıkmamış olanlar
-------
You Start Dying Slowly
Dies slowly he who transforms himself into the slave of habit,
repeating every day the same itineraries,
who does not change a brand,
does not risk to wear a new colour and doesn’t talk to whom he doesn’t know.
Dies slowly he who avoids a passion,
who prefers black to white
and the dots on the “i” to the whirlpool of emotions,
just those ones that recover the gleam of the eye,
smiles from the yawns,
hearts from the stumbling and the feelings.
Dies slowly he who does not overthrow the table when is he is unhappy at work,
who does not risk the certain for the uncertain
to go toward that dream that has been keeping him awake.
Who does not allow, at least once in his life, to flee from wise advices.
Dies slowly he who does not travel, does not read, does not listen to music, who does not find grace in himself.
Dies slowly he who destroys his self esteem,
who does not accept somebody’s help.
Dies slowly he who passes his days complaining of his bad luck or the incessant rain.
Dies slowly he who abandons a project before starting it,
who does not ask over a subject that he does not know
or who does not answer when being asked about something he knows.
Dies slowly he who does not share his emotions, joys and sadness,
who does not trust, who does not even try.
Dies slowly he who does not re-live his memories
and continues getting emotional as if living them at that moment.
Dies slowly he who does not intent in excelling,
who does not learn from the stones from the road of life,
who does not love and or let’ s somebody love.
Let’s avoid death in soft doses,
remembering always that to be alive demands an effort much bigger
than the simple fact of breathing…
Okurlar arasında şiirde çeviri anlamı bozuyor, aynı duyguyu vermiyor gibi bir düşünce hakimdir. Katılırım, doğru bir yaklaşım. Keza şarkının orijinal dilini bilip o dilde duyguyu alanlar, yabancı şarkı çevirilerini bi o kadar duygusuz kabul ederler. O yüzden çeviri şiir okumakta tereddüt yaşamış; ama aynı zamanda bu mutereddit hal ile bir şiire rastlamış, sonra bana farklı hisler veren o şiir üzerine kırılan önyargım beni sonrasında araştırma yapmaya sevk etmiş, neticede de doğru sanılan bir yanlışı keşfetmiştim.
Evet, mezkur söylemlere tek bir şiir ile mazhar olan kişi Pablo Neruda'ydı! İspanya'nın deyim yerindeyse, direnişçi şairlerinden. İsyanı, direnişi nerdeyse bütün şiir türlerinde hissettiren, çeviri olmasına rağmen tadı damakta kalan duygular oluşturan şair, en azından sanrım bu yöndeydi.
Fakat yanılmışım, yaptığım araştırmalar sonucu "Yavaş Yavaş Ölürler - You Start Dying Slowly” adıyla tanınan şiir, Pablo Neruda’ya değil Brezilyalı yazar Martha Medeiros‘a aitmiş.
Martha Medeiros’un 2000 yılı Kasım ayında yayımlanan, Zero Hora adlı gazetedeki köşe yazısı ile “Non-stop: Crô̂nicas do Cotidiano” adlı kitabında yer verilen “A Morte Devagar” (“Yavaş Ölüm”) başlıklı metni “Yavaş Yavaş Ölürler” şiirine dönüştürülmüş. Medeiros’un Portekizce “A Morte Devagar” başlıklı metni, Neruda’nın ana dili İspanyolca “Muere Lentamente” şekline evrilmiş.
Neruda’nın yayımlanan eserleri arasında, Neruda hakkında yayımlanan çalışmalarda bu şiire dair hiçbir bilgiye rastlanamıyor. Uzmanlar ve konuyu araştıran kişiler de şiirin kendisine ait olmadığı görüşünde.
Ayrıca Pablo Neruda Vakfı, şiirin Neruda’ya değil Medeiros’a ait olduğunu defalarca teyit etmişti.
Bu tashih, şiir hakkındaki fikirlerimi çok da değiştirmemişti. Çünkü bu şiir hem Neruda'yı tanımama saye olmuş ve hem de Medeiros'un eserlerinden haberdar olmama payanda olmuştu. Nihayetinde de çeviri şiirlere olan ön yargılarımı kırmıştı.
Ayrıca modern çağın tekdüze hayatına ram olmuş, iki gününü bir etmişlere çareleri dizelerinde yer veren şair, var olmuş ama yaşamamış kitlenin intibah kazanmasına yardımcı olacak cinsten dizelerle, hem durum tespiti hem de yapılacakları ahenkle anlatıyor.
Keyifli okumalar..
Yavaş Yavaş Ölürler
Yavaş yavaş ölürler
Seyahat etmeyenler.
Yavaş yavaş ölürler
Okumayanlar, müzik dinlemeyenler,
Vicdanlarında hoşgörüyü barındıramayanlar.
Yavaş yavaş ölürler
Alışkanlıklarına esir olanlar,
Her gün aynı yolları yürüyenler,
Ufuklarını genişletmeyen ve değiştirmeyenler,
Elbiselerinin rengini değiştirme riskine bile
girmeyenler,
Bir yabancı ile konuşmayanlar.
Yavaş yavaş ölürler
Heyecanlardan kaçınanlar,
Tamir edilen kırık kalplerin gözlerindeki pırıltıyı
görmek istemekten kaçınanlar.
Yavaş yavaş ölürler
Aşkta veya işte bedbaht olup yön değiştirmeyenler,
Rüyalarını gerçekleştirmek için risk almayanlar,
Hayatlarında bir kez dahi mantıklı tavsiyelerin dışına
çıkmamış olanlar
-------
You Start Dying Slowly
Dies slowly he who transforms himself into the slave of habit,
repeating every day the same itineraries,
who does not change a brand,
does not risk to wear a new colour and doesn’t talk to whom he doesn’t know.
Dies slowly he who avoids a passion,
who prefers black to white
and the dots on the “i” to the whirlpool of emotions,
just those ones that recover the gleam of the eye,
smiles from the yawns,
hearts from the stumbling and the feelings.
Dies slowly he who does not overthrow the table when is he is unhappy at work,
who does not risk the certain for the uncertain
to go toward that dream that has been keeping him awake.
Who does not allow, at least once in his life, to flee from wise advices.
Dies slowly he who does not travel, does not read, does not listen to music, who does not find grace in himself.
Dies slowly he who destroys his self esteem,
who does not accept somebody’s help.
Dies slowly he who passes his days complaining of his bad luck or the incessant rain.
Dies slowly he who abandons a project before starting it,
who does not ask over a subject that he does not know
or who does not answer when being asked about something he knows.
Dies slowly he who does not share his emotions, joys and sadness,
who does not trust, who does not even try.
Dies slowly he who does not re-live his memories
and continues getting emotional as if living them at that moment.
Dies slowly he who does not intent in excelling,
who does not learn from the stones from the road of life,
who does not love and or let’ s somebody love.
Let’s avoid death in soft doses,
remembering always that to be alive demands an effort much bigger
than the simple fact of breathing…
And only through perseverance do we reach for a wonderful happiness.
Yorum Bırakın