Güz Sancısı
Kirpiklerin karanfil kokmuyor artık
bardağında biriktirdiğim hanımelleri solmadan
gülmelisin ruhumu bahara teslim etmeliyim.
hâlâ gün batımlarının güzel olduğuna inanarak
dua ederek totem yaparak inandırmalısın hayata.
gitmek istiyorum ama nereye olduğunu bilmeden
yolumun belki de kendime döneceğimi
bilmenin derin bir telaşı ve rahatlığı içinde o derinliğin içinde ve işte o zaman kimliğimi bırakarak bir hiç olarak kaybolmalıyım
ezberlediğim şiirleri, saçlarımı, sokakları , duraksadığım anları.
nefes almak istiyorum
fakat nefesim boğmasın beni.
ıhlamur ağaçlarının ardında
yüzünü gördüm
yürümeye mecalim kalmamış sevgilim ama gene de adım atmak için sebeplerim var
karşımda duran zerdali gözlerinle doğacak gün ışığı gibi güzel vaatlerin var
benim güz kokan saçlarım henüz buna hazır değil
bir ruhu arıyorum değişik insan bedenlerinde
ve yalnızlaşıyorum
bugün kitap raflarında aradım
apartman duvarlarına yansıyan direklerde
biletçinin gözlerinde
posterlerde
ışıklarda
bulamadım
sevgilim bedeni öldürmek kayıp bir ruhu aramaktan daha kolay .
ya yaşarken de kaybolursak
belki de hazırım
zamansızlaştım
insanların içinden geçip
aynı kalabalığımla
aradım ruhunu birinin yüreğimi anlamasını bekledim
yüzümde güz sancısı kirpiklerimde soluk menekşeler
annemin sardığı yarım tütünü içtim , annem yarım olduğumu anlamadı
durduramıyorum sevgilim
sadece uzanmasını bildiğim denizlere çok açılmamalıyım
yüzün ıhlamur ağacının altında parlıyor
boğulacağımı bilmeden yürüyorum sana .
Beyza Çancı
Yorum Bırakın