Pencerenin hemen yanında ki yatağına uzandı , dışarısı güneşsiz ve kasvetliydi.İçine doğmuştu son kez dışarıya baktığını biliyordu.Gözünün önüne iyi ve kötü anıları geldi , duygulandı … Gözlerinden damlacıklar düşmeye başlamıştı.Çektiği tüm acıları , yalnızlıkları , kalp kırıklıklarını hatırlayıp içini çekti .Uzun zamandır ne telefonu ne de kapısı çalmıştı , yüzünü kapıya çevirdi gözleriyle evini izlemeye başladı.Baktığı yerlerde kurduğu düşleri , hayalleri düşünüp gençlik günlerini düşündü.Boğazı tıkanıp kalmıştı yutkunamadı , midesine kramplar girmeye başladı , çok zor nefes almaya başladı.Hafiften üşümeyede başlamıştı , artık o da sonunun geldiğini anladı.Son kez camını açıp o kasvetli soğuk havanın kokusunu ciğerlerine çekti.Bu an ona çok kısa sürelikte olsa da iyi hissettirmişti.Lakin içinin acısı hala geçmemişti sanki bir bıçak girip çıkıyordu midesine.Tamamen hayal kırıklığı içinde biten hayatını düşündü yaşlı ihtiyar , artık son nefeslerini verirken.Yalnızlık içinde , tüm organları acı içindeyken , ihtiyarın aklına gelen son düşünce şu oldu ;
Hani kalbi güzel, iyi insanlar mutlu ölecekti?

Yorum Bırakın