Dram türünde izlenecek eminim bir sürü yapım vardır, bu türün aşığı hatta bağımlısı insanlar da var. "Film izlerken ağlanırr mı abii yaaa" diyenleri bir kenara bırakırsak, 2023 yılının ilk çeyreğinde bulunduğumuz coğrafyada internette en çok aratılan cümle "ağlatan filmler" olmuş. Ben de bu veriden yola çıkarak beni bugüne kadar ağlatmış 5 yerli ve 5 yabancı filmi bu yazıda topladım. 

1. Kelebeğin Rüyası IMDb 7.7

Öncelikle film gerçek bir hayat hikayesinden uyarlama bunu belirttim çünkü; şahsen bende dram filmlerinin yaşanmış hikaye olduğunu bilerek izlenmesi ayrı bir etki yaratıyor. Başrollerini Kıvanç Tatlıtuğ ve Mert Fırat paylaşmakta, II.Dünya Savaşı döneminde Zonguldak'ta yaşayan genç şairler Rüştü Onur ve Muzaffer Tayyip Uslu'nun hayat hikâyesini anlatıyor. O dönemde şairlerin Mehmet Çelikel Lisesinde edebiyat öğretmeni olan Behçet Necatigil'i de filmin aynı zamanda yönetmeni olan Yılmaz Erdoğan canlandırmakta. Ayrıca filmin sonunda yönetmen bu filmi bütün unutulmuş şâirlere atfettiğini belirtiyor.

2. Schindler's List IMDb 8.9

Bi' yerli bi' yabancı demiştim tabii ki sözümü tutup yabancı bir yapımla devam ediyorum. 2. Dünya Savaşı yıllarının Nazi Almanya'sında girişimci bir Alman Oskar Schindler, askeriye için metal kaplar üreten bir fabrika kurar ve bu iş için sermayeyi ve iş gücünü Yahudiler üzerinden sağlar. İlerleyen zamanda Yahudiler'in gördüğü baskıyı içine sindiremeyen Schindler, onları kurtarmak için uzunca bir liste yapar. Bende yeri çok başka bi' yapımdır 6 kez izlediğimi hatırlıyorum yarın tekrar açsam yine hüngür hüngür ağlarım muhtemelen..

3. Babam ve Oğlum IMDb 8.2

Listeye çok eski olsa da tabii ki Çağan Irmak'ın bu efsane yapımını ekleyeceğim. Film için filmden bağımsız benim şu şekilde bir tespitim var, bence herkesin ortak yarası babası. Ülkemizde yaş ve cinsiyet fark etmeksizin kim Oya'nın "Bana bir masal anlat baba" şarkısını duyarsa anında yüzü düşüyor belki gözleri doluyor, herkesin ortak travması sanki bu şarkı. Bu nedenle Babam ve Oğlum yapımı da tabii ki ağlamaktan sizi komaya sokacak bir yapım. Çetin Tekindor, Fikret Kuşkan ve Hümeyra'nın başrollerini paylaştığı bu duygu dolu güzel filmin konusunu da bırakıyorum hemen. Annesini henüz doğarken kaybetmiş, 12 Eylül darbesinin acı izlerini taşıyan bir gazeteci olan babasıyla mütevazi bir hayat yaşayan Deniz'in, babası dışında tanıdığı hiç bir akrabası yoktur. Babası bir gün Deniz'i şaşırtacak bir haberle gelene kadar. 

4. The Pursuit of Happyness IMDb 8.0

Genelde Will Smith'i başarılı komedi filmlerinde görmeye alışkın olsak da bu "hayat dersi" niteliğindeki yapım da Smith'in es geçilemeyecek kadar başarılı bir oyunculuğu var. Belki de projede kendi oğlunun oynaması onu bu kadar gerçekçi duygulara sahip bir oyuncu yapmıştır bilemem. Filmin konusuna kısaca değinecek olursak iyi bir baba olan Chris Gardner, işinde sorunlar yaşayan, maddi açıdan sarsıntıda olan ve aynı zamanda iyi bir eş olan bir adamdır. Ancak ne yazık ki eşi sıkıntılara daha fazla katlanamayacağına karar vererek onu terk eder. Oğlu Cristopher da babası ile birlikte kalır.

5. 7. Koğuştaki Mucize IMDb 8.2

Biliyorum şimdi ben size Aras Bulut'un oyunculuğunu öveceğim sonra "listenin her yapımını oyunculukları göre mi seçtin?" diyeceksiniz cevap hayır. Bu filmi Güney Kore yapımı Miracle in Cell No 7 adlı filmden aynı adla bana göre daha başarılı uyarlanan bir yapım olduğu için listeye ekledim. Film, 7 yaşındaki kızı ile aynı zeka yaşına sahip bir babanın adalet arayışını konu ediyor. Her dram filminde müzikler önemlidir fakat bu yapımda Hasan Özsüt gerçekten biz seyirciyi çok hazırlıksız yakalamış. Diyalogların tek başına dolan gözlerimizdeki damlayı düşürmeye yetmediği anlarda giren müzikler gerçekten çok başka. Tabii ki listede olacak.

6. The Fault in Our Stars IMDb 7.7

İlk izlediğimde büyük bir dram filmi açlığım da vardı o zamanlar iyi hatırlıyorum çok uzun zaman etkisi altına almıştı beni film. Özellikle kurgusu, çekim planları ve geçişleri bir dram ve aşk filmi yapıyorsanız kurgu nasıl olmalı sorusunu yanıtlar niteliğinde. Filmin aynı isimle John Green'in romanından uyarlandığını belirtip konusunu vereyim hemen. 16 yaşındaki Hazel üç yıldır tiroid kanseriyle boğuşmaktadır ve kanser akciğerlerine de sıçradığı için yanında bir oksijen tüpüyle gezmektedir. Kanserli hastalar için oluşturulan destek grubunun bir terapi seansı esnasında Augustus isimli bir gençle tanışır. Augustus da beyin tümörüyle savaşmış ve bu yolda bir bacağını kaybetmiştir. İkili birlikte zaman geçirdikçe birbirlerine aşık olurlar. 

7. Ayla IMDb 8.4

Yazının başında belirttiğim, bu türün bağımlıları diye nitelendirdiğim insanların listeyi okumaya başladığından beri gözlerinin aradığı bir film olsa gerek Ayla. Aynı fikirdeyiz arkadaşlar Ayla olmadan bir dram listesi hazırlanması fikri bile beni korkutuyor. Film, yukarıda da birçok örneğini verdiğim gibi yaşanmış bir hikayeden uyarlama. 1950 yıllarındaki Kore Savaşı’yla ilgili olan bu filmde Süleyman Astsubay, savaş meydanında ebeveynlerini kaybetmiş olan küçük bir kız çocuğu ile karşılaşır. Süleyman Astsubay, korku içinde olan bu küçük kızı ordu üssüne götürerek kendi koruması altına alır. Küçük kızın dilini bilmediği için konuşamayan astsubay, kıza Ayla adını verir. Savaş sona ereceği vakit Ayla’yı arkasında bırakmaya dayanamayan astsubay, küçük kızı Kore’deki bir yetimhaneye bırakmak zorunda kalır. 

8. The Pianist IMDb 8.5

Geldik listenin 8. filmine Pianist, İkinci Dünya Savaşı sırasında yaşanan gerçek bir dramı konu alıyor. Polonyalı ünlü piyanist Wladyslaw Szpilman’ın anılarını anlattığı aynı isimli kitaptan sinemaya uyarlanan film, Nazi işgali altındaki Polonya’da yaşamanın imkansızlaştırıldığı bir dönemde, bir şekilde esir kampına gitmekten kurtulan ünlü piyanistin Varşova’nın kenar mahallelerindeki hayatta kalma mücadelesine odaklanmakta. Filmin En İyi Yönetmen, En İyi Erkek oyuncu ve En İyi Senaryo dalında Oscar ödülü olduğunu belirteyim. Bu duygu dolu filmi izlemeden önce Adrien Brody'nin canlandırdığı rolde kaybolmuşluk hissini iyi yansıtabilmek için bir süre boyunca evine hiç gitmediğini, arabasını sattığını ve hiç televizyon izlemediğini de ayrıca bu dönemde piyano çalmayı öğrendiğini belirtmeden geçemem. 

9. Bi Küçük Eylül Meselesi IMDb 7.1

Listenin son yerli filmine geldiğimizde tabii ki yazının kapağında da yer verdiğim bu filmi görüyoruz. 2014 yılında vizyona giren film, Eylül adında güzel ve hayatı deli dolu yaşayan bir genç kızın hikayesini konu alıyor. Ani bir trafik kazasıyla kalbi birkaç dakikalığına duran Eylül'ün uyandıktan sonra çevresindeki herkes onu işlerin yerinde olduğuna inandırmaya çalışıyor. Aslında Eylül son bir ayını hatırlamamakta biz de Eylül'ün hatırladıkça önümüze gelen hikayesini izliyoruz. Ve evet, başlığa tıklama amacınız gibi bu filmi de izleyince hüngür hüngür ağlayacaksınız.

10. 12 Years A Slave IMDb 8.1

Geldik son filme bu film izledikten sonra gerçekten beğenmesi kolay ama birine önermesi en zor film diyebilirim. Tarihin o utanç dolu anlarına konuk olmak, onca acı, şiddet ve aşağılanma. Film, Steve McQueen'in uzun metrajlı filmlerden evet çok trajik ve çok üzücü ama bir o kadar da güzel bir yapım. Döneminde Oscar ödüllerini süpürdü ve sinema tarihine damgasını kesinlikle vurdu ve benim listeme de ağlamaktan komaya sokan film olarak girdi.