Yaşamın içindeyken dalıveriyorum uykuya, minicik bir ara veriyorum düzene karşı.
Düşlerimde görüyorum İstanbul'un geçmiş hallerini, gençliğimin Haliç'ini.
Yahya'ya denk geliyorum, "aziz bir tepeden bakıyoruz İstanbula" en sade semtini sevmek bile ömre değer diyoruz.
Uyumaya devam ediyorum,
Hayyam beliriyor karşımda "nedir bu yaşamak" diyorum.
"Bir düş diyor, birkaç görüntü"
Git gide hülyalara dalıyorum...
Orhan beliriyor bu kez de, "Beraber dinliyoruz İstanbul'u " bir kadının suya değiyor ayakları.
Başımda eski alemlerin sarhoşluğu, yavaşça
hareketleniyorum...
vapurun düdüğü çalıyor...
uyanıyorum yaşamaya doğru...
Yorum Bırakın