Yaşamın kaynağı ben olabilir miyim?

Yaşamın kaynağı ben olabilir miyim?
  • 3
    0
    0
    0
  • Sıcaktan kaçarcasına hızlı adımlarla yürüyordum.Ayağım aklımdaki sayısız düşüncelerden birine takılmışcasına tökezledim.Pembe terliklerimin birtanesi ayağımdan çıkmıştı.Yavaşça uzanıp tekrardan ayağıma giydim,usulca doğruldum,ne ilk tökezleyişimdi,ne de düşüncelerim ilk defa zihnimden yerlere dökülüyordu.Biraz öteden bana doğru bakan, yüzü enkazdan farksız bir ihtiyarı farkettim.Ona farkettirmeden düşüncelerimi çantama koydum,kalkmak için tutunduğum ağaç çoktan kolyemden çiçeklerimi çalıp dallarına koymuş,ayağa kalkarken saçlarımı savuran rüzgar kokumdan bir parçayı kaşla göz arasında sevgilisine hediye etmişti.İhtiyar bendeki farklılığı hissetmiş,payına düşeni almak istermişcesine bana doğru yaklaşıyordu.Çamurlu sesiyle bana seslendi 'Gördüm seni,kaçamazsın artık benden,biliyordum bir gün gelip beni çukurumdan çıkaracağını',dedi.Ağacın ve rüzgarın benden parçalar çalması yetmezmiş gibi birde bu ihtiyar çıktı başıma dedim kendi kendime.'Yanlış gördün ihtiyar, kimi bekliyorsan o ben değilim',diyerek yoluma devam etmek istedim.'Geldin işte çıkar çocuklarımın boğazından bu yağlı urganları,darağacında üç fidanım var, nefesinden bir parça bahçemi tekrardan yeşillendirmeye yetecek, bunu sende biliyorsun',dedi.Oysa durum düşündüğünden farklıydı.Tenim toprağa renk,saçlarım rüzgarlara hediye,kokum çiçeklerin tek çaresiyken ,bir fani için dudaklarımın arasından çıkan her nefes zehirliydi.Ve ben bunu ne anlatmak istiyor ne de ihtiyarın bahçesinde zamanımı kaybetmek istiyordum.Ondan kurtulmak için hızlıca yürümeye yelteniyordum ki buruşuk elleriyle kolumu hızlı ve sert bir şekilde yakaladı.Küçük bir çocuğu zorla evine götürmeye çalışan bir anne gibi beni uçsuz bucaksız bahçesine doğru sürüklemeye başladı.Yıllardır güzelliğimden payına düşeni alan hiçbir ağaç yolumuza çıkmadı,kokumu başkalarına hediye eden rüzgar bir dur bile demedi ihtiyara.Uzun bir sürüklenmenin ardından bahçenin ortasına geldiğimizde ihtiyarın derdini o an anladım.Üç darağacında,üç fidan sallanıyordu.'Ya nefesinden evlatlarıma hediye verirsin ya da dördüncü darağacını kendim için kuracağım'dedi.İhtiyar farkında değildi lakin seçeceğim iki seçenektede onun için yolun sonu gelmişti.O an başka çaremin olmadığını anladım.'Çocuklarına nefesimden vereceğim sonuçlarına katlanmaya hazır mısın ihtiyar?' dedim.Sorduğum sorunun anlamını kolayca idrak etmişti,yavaş adımlarla üç darağacının ortasında diz çöktü ve 'hazırım'dedi.Bahçedeki tüm ağaçlar beni izliyordu,çiçekler başlarını bana çevirdi,karıncalar tüm arkadaşlarını toplamış kendi aralarında fısıldaşarak konuşuyorlardı,nefesim dudaklarımın arasından yavaşça süzüldü,üzerinden geçtiği topraklar yeşillendi,ağaçlar meyve vermeye,karıncalar tüm kış kendilerine yetecek yiyecekleri sırtladıkları gibi yuvalarına koşuşmaya başladı.Darağaçları büyük çınarlara dönüşmüş,ihtiyar su olup çınar ağaçlarının dallarına çoktan taşınmıştı.Fidanların boyunlarındaki urganlar onlara birer hamak olmuştu.Birkaç saat sonra Ravza'yı aratmayacak uçsuz bucaksız bir bahçenin içerisinde uyanmış olacaklardı.Derin bir nefes aldım,oradan hemen uzaklaşmak,bahçeden hemen çıkmak istedim.İçerisinde bulunmuş olduğum uçsuz bucaksız bahçenin çıkışı ne taraftı diye düşünüyordum.Etrafa bakınırken,sürüklenerek getirildiğim yollara çantamdan düşüncelerimin birer birer düşmüş olduğunu gördüm.Zorla getirildiğim yoldan düşüncelerimi yerden toplayarak geri dönüyordum.Çantama koyduğum her düşüncem yükümü tekrardan arttırıyordu.Attığım her adım arkamda yemyeşil yollar bırakırken,benim önümde hala çorak topraklar vardı.Geçen her günden farksız bugünde eksilmiştim,verdiğim her renk,bağışladığım her can benden bir parça götürüyordu.Oysa ben artık başkalarının bahçelerini güzelleştirmek değil kendi bahçemi yaratmak istiyordum.Sanki hiçbirşey yaşanmamışcasına bahçeden çıktım,dizlerimin altına kadar olan elbisemi düzelttim,kolyemin çiçeklerini çalıp dallarına koyan ağaca son kere baktım,başparmağımdaki yüzüğü kimseye kaptırmamanın verdiği tatlı mutlulukla yoluma gülümseyerek devam ettim.


    Yorumlar (0)

    Bu gönderi için henüz bir yorum yapılmamış.

    Yorum Bırakın

    Yorum yapmak için üye girişi yapmalısınız. Üye girişi yapmak için buraya tıklayınız.