Empati yeteneğine sahip olanlar, bu memlekette halen aklını yitirmeme başarısını gösterenler; kötülüğü anlayabilmek, kötülüğü düzeltebilmek ve de kötülüğün doğasını anlayarak onu iyiye çevirebilmek gibi güzel hayallere kapılıp gidebiliyorlar.

Ancak Alfred'in de Joker'e dair söylediği gibi "Bazı insanlar sadece dünyanın yandığını seyretmek ister." 

Bunun illa toplumsal olaylara dair olması da gerekmez üstelik. Televizyonda görmüş olduğunu dehşet haberleri, mafyalar, zorbalar, klinik vakalar gibi birçok olayın yanında bizzat karşınızdaki insanlarda da saf kötülüğü görebilirsiniz. Hem bir açıdan bakınca toplumu oluşturan da bunlardır. Toplumu var eden bu küçük insanların birden fazla şekilde var olmasıdır. İçinde bulundukları bencillik, körlük ve burnu büyüklük içten içe çürütür yaşadığı toplumu. 

Bazıları hapishanedeki köpektir. Tekme yemeye öylesine alışmıştır ki okşayan eli ısırır. Bazısı her şeyin en güzelini zorluk olmaksızın almıştır, almaya da alışmıştır üstelik. Bu her pastanın çilekli kısmını yiyen çocuk büyür bir nesil olur ve karşılıksız almaya alışan bir tüketim toplumu yaratır. Bazıları sadece bencildir. Bu bencilliğini ustaca bir yamayla kapamaya çalışsa dahi içinden oluk oluk dışarıya taşar bu bencilliği. Bazılarının içinde bir kompleks yatar. Baktığı aynanın en güzel parçası olduğuna kanaat getirmeye çalışsa da beceremez. En ufak eleştiri oklarını bu yüzden fırtınalarla karşılar. Dozunu çok olmuştur aşalı bu hesabın kitabın. Bazıları şirazeyi çoktan kaydırmıştır. Timsah olmuştur gözyaşı dökmekten. Anlamaya çalışmaz, "mış gibi yapar." "Mış gibi yaparken" kimliğini kaybedip yok olmuştur.

Bazılarıysa, sadece kötüdür. Tanıma sokamazsın, kimlik veremezsin. Sadece kötüdür. Nedenler Nasıllardan uzaktır. Bu köhne dünyada ölemediği için midir nedir, hiçbir nefesin değerini anlamaz. Bir can ile beraber nelerin yok olduğunun farkında olmaz. Bir ismin, bir rakamın daha fazlasıdır ölüm. Bu, bilmez. Dünya, böylelerinin daima var olduğu yeşil ve mavinin çoğunluğunu içeren bir gezegendi. Şimdiyse her zamankinden daha fazla. Çünkü cisim olarak var olan nice kötünün yürüdüğü bir yer haline geldi git gide yukarıdaki yolların karmaları yüzünden. 

Anlamaya çalışırken duvara tosladığım nice insandan sonra anladım. Bazıları, sadece kötüdür.