Bir Konser Adamı: Ferdi Özbeğen

Bir Konser Adamı: Ferdi Özbeğen
  • 3
    0
    0
    0
  • "Bir boşluk içindeyim, kayboluyorum
    Kendime çıkacak bir yol arıyorum
    Dört yanım ıssız, dört yanım yalnız
    Ne yapsam çaresizim, bilemiyorum
    Kurtar Allah'ım beni, yalvarıyorum!"

       Bir neslin konserleriyle kendinden geçtiği, sert geçişlerin, yer yer isyankar yer yer neşeli tavrın sahnelerde hayat bulduğu bir ismin Hikayesi... 

       Aşk, bazen günleri zehir eden, gökyüzünü karartan, kıpkırmızı gülleri solduran; bazen de dans ettiren, dünyayı boşverdiren, insanı neşeyle dolduran bir şey... Dolaştığı damarlarda nice melodiye ilham veren bir his, yüzyıllardır söylenen dinlenen bir kelime... Ferdi Özbeğen de nice şarkısının içerisinde yüzyıllardır söylenen bu kelimenin verdiği hisleri en güzel şekilde yansıtıyor.

       1941 Yılının 17 Ağustosunda dünyaya gözlerini açan Ferdi Özbeğen, henüz çocukluk yıllarında özel müzik eğitimi alarak müziğe olan yeteneğinin parlamasına imkan buldu. 1960'da Özel İzmir Koleji'ni bitirdikten sonra İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi'ni kazandı. Ancak babasının 1963 yılındaki vefatının ardından okulu yarıda bırakarak müziğe yöneldi. 

       Kendi ismiyle anılan orkestrası ile beraber Hürriyet gazetesinin "Altın Mikrofon Yarışması'na katıldı. Bu yarışmada Ferdi Özbeğen Orkestrası, "Kes Kes" ve "Sandığımı Açamadım" şarkılarını seslendirdi. Bu yarışmadan sonra 1974 yılına kadar çeşitli mekanlarda sahne aldıktan sonra son çalışmış olduğu İstanbul Yeşilköy'deki "Çınar Otel'in greve gitmesiyle orkestra dağıldı ve bu süreçten sonra kariyerine Şefik Uyguner'in orkestrasında çalışarak devam etti. Daha sonrasında solo olarak çalışmalarına başladı.

       1977 Yılında tarih sahnesine çıkışını yaptığı "Ferdi Özbeğen'le 45 Dakika" albümünü çıkardı. Bu albüm ile beraber gelen şöhret, onun geniş kitleler ile tanışmasında rol oynadı. 1978 Yılında Müziğin babalarından biri olan Orhan Gencebay'ın kurmuş olduğu Kervan Plak bünyesinde "Ferdi Özbeğen'le Sohbet","Teşekkürler" ve "Mutluluklar" albümlerini çıkardı.

       Bu albümlerin ilkinde kitlelerin dillerinden düşmeyen "Bekledim de gelmedin", sözleri Bedri Noyan'a ait "Sevdim Bir Genç Kadını" ve "Aldırma Gönül" eserlerini; "Teşekkürler" albümünde ise "Satmışım Anasını" ve "Kaç Yıl Geçti Aradan" parçalarını; "Mutluluklar" albümünde ise "Büklüm Büklüm" şarkısını seslendirdi.

       Dönemin çok konuşulan şarkılarının sesi, keskin bir söyleyişe sahip olması, sahne hakimiyeti, seyirci ile bütünleşen tavrı ve karizmatik hareketleriyle hem döneminin güçlü bir yorumcusu hem de kitlelerin sevgilisi haline geldi bu albümlerle. Nitekim Özbeğen, "Sohbet" adlı plağıyla "Altın Plak" ödülünü; "Mutluluklar" albümüyle de "Platin Plak" ve "Altın Piyano" ödüllerini kazanmasıyla bu başarını tescilledi.

       1980 yılında çıkarmış olduğu "Nice Yıllara" albümünde yer alan "Ağla Halime" ve "İşte Bu Bizim Hikayemiz" eserleri de benim ayrıca çok sevdiğim eserler arasında yer almakta.

       Bu dönemlerde seslendirdiği parçalar ile kitlelerin ilgisini üzerinde tutmaya devam eden Özbeğen yakın dostu Ülkü Aker'in aranjmanlığını yaptığı eserlerde, dönemin klasikleşmiş eserlerine yeniden hayat verdi. Bu eserler arasında "Eskimeyen Dost", "Yok Yok Yalan Deme" ve "Seni Terkedeceğim" gibi eserler yer almaktadır. 

       1981 yılında çıkarmış olduğu "Yaşadıkça" albümünü, 82'de "Bir Sır Gibi" ve 83 yılında "Seviyorum Delicesine" albümleri izledi. Bu albümlerin ardından sahne şovlarının dinleyenleri mest ettiği 20'inci sanat yılını, İstanbul Devlet Senfoni Orkestrası ile beraber verdiği konserlerle kutladı. 1984 yılında ise bir yanı alaturka eserlerden, diğer yanı pop düzenlemelerinden oluşan "Piyanist" isimli albümünü piyasaya sürdü. Bu albümde "Bir Gülü Sevdim" adlı eser özellikle sevdiklerim arasındadır.

       Yükselen şöhretinin getirisi olarak 1982 yılında vergi rekortmeni olan Ferdi Özbeğen, 84 yılında "Sizin Seçtiklerinizle" albümünü -kendisinin deyimiyle- o zamanın yapılmış ile best-of albümü olarak dinleyicileriyle buluşturdu.

       1986 yılında ise Türkiye'de çıkarılan ilk krom kasette "Sevdiğiniz Şarkılar" albümünü çıkardı. 90'lara doğru kitlelerin yeni müzik türleriyle tanışması ile beraber Ferdi Özbeğen de kendisini yavaş yavaş sahnelerden çekti. 1991 yılında unplugged şekilde hazırladığı "Şarkılarım" albümünü paylaştı.

       Kitlelerin taverna kültürü ile eğlendirici piyanistlik unsurunu bir arada yaşamasını sağlayan Türkiye'de piyanist şantörlük akımının lideri olan Ferdi Özbeğen, 2001 yılında yakalanmış olduğu prostat kanserine 2013 yılının Ocak ayında yenik düştü. 28 Ocak 2013 tarihinde hayata veda eden Ferdi Özbeğen arkasında bugün bile dillerden düşmeyen nice şarkı ve izlendikçe insanları mest eden o güzel sahne performanslarını bıraktı.

     

    (Piyano çaldığı dönemlerde hayranı olduğu Ferdi Özbeğen'i vasıtasıyla tanıdığım babama...)

     

       

     


    Yorumlar (0)

    Bu gönderi için henüz bir yorum yapılmamış.

    Yorum Bırakın

    Yorum yapmak için üye girişi yapmalısınız. Üye girişi yapmak için buraya tıklayınız.