Rüyamda seni gördüm. Ağlıyordun! “Neden ağlıyorsun?” diye sordum. “Canım yanıyor” dedin! Rüya bile olsa senin canın yanmamalı Aylin… Ne olur acılarını yükle bana. Senin acılarını taşımak bile benim için büyük bir sevdanın adıdır. Fazla taşıyamam yolun ortasına yıkılıveririm. Ama olsun! Senin mutlu olmadığın bir dünyada, bende mutlu olmak istemem. Seni özledim Aylin… Bir adam, evli bir kadını niye özler ki? Belki de ben ahlaksızım! 

Konu sen olunca, benim hiçbir değerim kalmıyor senden başka. Dünyadaki tek “deli” oluyorum. İnsanlığın bütün değerlerine lanet okuyorum! Benim sözlüğümde “karşılıksız” kelimesinin karşısında senin adın yazıyor. Gönlümün gökyüzünde o güzel yüzün, en kutsal bayrak gibi dalgalanır. Ant olsun ki o en kutsal bayrağı kimse indiremez! Bayrak inmez! Bu sevgi bitmez! 

Biliyor musun kalbim bir mayınlı arazi, kim bir adım atsa paramparça oldu! Ben seni özledim Aylin… Bilmeni isterim ki sen bir edebiyat düşmanısın Aylin… Senin yüzünden “Adı Aylin” kitabını okuyamadım. Ve hiçbir zamanda okuyamayacağım! Uyku düşmanısın Aylin… Gözümdeki en tatlı uykuları… Sana kötü bir söz söyleyemem. En kötü sözler bile sana bir gökkuşağı gibi yakışır Aylin…. Sen gözümdeki uykuların en güzel nakliyecisi. Rüya düşmanısın Aylin… Bütün rüyalarımı hasrete çeviren. Zaman düşmanısın Aylin… Hep seni gördüğüm zamanlara takılıp kaldım çünkü.

Dayanamadım bu satırları yazdım sana, gecenin en koyu karanlığında. Ben sana kıyamam. İsminin yazılı olduğu bütün kâğıtları yaktım. Senden bir tek böyle intikam aldım. 

Allah’a inanır mısın Aylin… Bak ezan okunuyor. Bu büyük ve tarifsiz hasretin en büyük şahidi Allah.

Bu dünyada ki bütün güzellikler senin olsun Aylin…

Senin mutlu olmadığın bir dünyada ben nasıl mutlu olayım?

Sana olan hasretim anlatırken kelimeler anlamsız, acılarım tarifsiz kalıyor…