sessizliğin gürültüsünü dinliyorum
boğulacak gibi oluyorum sanki
ruhumun kalın perdelerinin ardından
yalnızlığın gölgesi uzanıyor pervasızca
öylesine derin bir boşluk
içini dolduran manevi sarhoşluk
kadehlere uzanan o ince parmaklar
tiz sesleri ile gürültüyü bastıranlar
kendilerinden kaçıp başkalarına sığınanlar.
aklımı kaybettirecek bazı düşler kafamda
kaderin oyununa gelmişken bir daha
dönüp baksam hayatıma
gerçeklerden uzaklaştıran sarhoşluğa
buharlı camlardaki yazılar kadar aşklarım
baharın sonu ve karın tenime dokunuşu
şimdi hangi masum temizleyecek vicdanımı
hem keşke sen de duysan içimdeki şeytanları
yalnız denizin kalabalık kaptanı
sessiz gidişlerin en gözde kahramanıyım.
Yorum Bırakın