Hayatımız boyunca, biz, insanlara verilen malzemelerle ortaya güzel bir yemek çıkarmaya çalışırız. Yaşam çorbasıdır yemeğin adı. Tencere içerisinde gerek acımsı hayal kırıklıkları ve üzüntüler, gerekse şeker tadında mutluluklar, başarılar ve heyecanlar harmanlanmaya hazır bekler bizi… Bu yemekte olduğu gibi hayatta da tüm malzemelerin ahenk içerisinde olması gerekir, yemeğin merkezi insandır ve yaşamımızda aldığımız kararlar birer kaşık olarak yollarımızı yani yemeğin güzel olup olmadığını belirler. Yaşamımıza yön veren kaşık hamleleri eşliğinde sıcaklık iyice mesken olur bize, hayatımızın atmosferidir.
Yaşanan tüm güzel ve kötü olaylar sonucunda kazandığımız deneyimler yaşam çorbasında tecrübe olarak bize geri döner ve el lezzetine dönüşür. Herkesin hayat deneyimleri farklıdır aynı el lezzetinde olduğu gibi… Edilen tecrübeler sonucunda dönüp arkaya baktığımızda bu yolda çok fazla acı çektiğimizi görebilir ve bu yönde tökezleyebiliriz, ama unutmamak gerekir ki soğanı ne kadar kavurursan yemek o kadar güzel olur. Bu yolda kavrulan insanlar olarak bunun meyvesini almak bizleri hoşnut edecektir ama bunu zamana bırakmak gerekebilir. Yaşam yemeğinin içerisine dökülen su ile ferahlayıp demlenmeye yani bu hayat girdabında kendimizi o girdabın içerisine bırakmak gerektiğini unutmayın…
Kocaeli
Yorum Bırakın