Fikret Kızılok, umutsuzluğa kapıldığı bir anda yazdığı "Egoist Kumsal" şarkısında bize şu cümleleri söylüyordu: "Toplumsal hareketler bazen öyle bir noktaya geliyor ki insan, kafasındaki toplum ile yaşadığı ortamı pek bağdaştıramıyor." Yaşadığımız konjonktürde psikolojik sağlığımız için neler yapabileceğimize dair bir şeyler yazmak istedim.
1-Bu durumda, her şeyin elimizde ve kontrolümüzde olmadığını kabullenmek faydalı olacaktır. Psikolojide buna "radikal kabul" diyoruz. Toplumsal krizler sırasında ruh sağlığımıza dikkat etmek büyük önem taşır. Bu, hem fiziksel bakım (egzersiz, kişisel bakım, yeterli uyku) hem de duygusal bakım anlamına gelir. Rutinleri bırakmamak, ruh sağlığımız açısından kritiktir. Depresyon yaşayan birini düşünün; fiziksel olarak günlük hayatta yaptığı rutinleri, mesela duş almayı ya da yürüyüş yapmayı sürdürmekte zorlanır.
2-Sosyal bir varlık olarak, arkadaşlarımızdan, ailemizden ve çevremizden destek almak, düşüncelerimizi paylaşmak, yalnız olmadığımızı fark etmek açısından büyük önem taşır. Bizim gibi hisseden birçok kişi olduğunu görmek, yalnız olmadığımızı anlamamıza yardımcı olur.
3-Pasif kalmak yerine toplumsal olaylar karşısında harekete geçmek (sivil toplum kuruluşlarına katılım, farkındalık yaratma, gönüllülük) ruh sağlığımıza olumlu katkı sağlar.
4-Bu süreçte bilgi kirliliğinden kaçınmak da önemlidir.
Ve kendi başımıza üstesinden gelemeyeceğimiz duygusal zorluklar olabilir. Bu durumda psikolojik destek almak, önemli bir adımdır.
Ve kaçış şarkım:
Yorum Bırakın