Duyguların yavan olmadığı, mizahın her daim daha ince olduğu ve izleyene gerçek sinema duygusunu yaşatan Avrupa sinemasının incilerini sizler için derledik. İşte karşınızda Finlandiya'dan Fransız sinemasına, Avrupa sinemasının incileri!
Tramvay şoförlüğü yapan Lauri ve Dubrovnik adlı restoranda baş garsonluk yapan Ilona işlerini kaybeder. Evlerine yeni eşyalar alıp güzel bir hayat süreceklerini düşünürken, hayatları tepetaklak olur. Bu süreçte ikilinin her şeye rağmen birbirlerine olan bağlılığı ve desteği onları ayakta tutmaktadır. Fakat şanssızlıkları peşlerini bırakmamakta ve işler giderek kötüleşmektedir. Tam bu sırada Ilona, eski patronu ile karşılaşır ve hesapta olmayan durumlar ortaya çıkar.
Yönetmen Aki Kaurismaki'nin Finlandiya Üçlemesi'nin ilk filmi olan filmin başrollerinde; Kati Outinen ve Kari Vaananen yer almakta.
Monika henüz reşit olmamış bir genç kızdır. Ailesinin sorunları yüzünden evden kaçmayı düşünmektedir. Harry ile tanışması, kendisi için büyük fırsattır ve Harry ile pusulasız bir tekneyle yolculuğa çıkar. Her şeyi geride bırakan ikili, tekneyle oradan oraya dolaşmaktadır. Harry'nin, Monika ile bir yaz boyunca yaşadıklarını anlatan film, aynı zamanda aşkın en kötü tarafını da anlatmaktadır.
Ingmar Bergman'ın yönetmen koltuğunda oturduğu İsveç yapımı filmin başrollerinde; Harriet Andersson ve Lars Ekborg yer almakta.
Pierre başarılı bir dansçıdır. Fakat kalp rahatsızlığı yüzünden sıkıntılar çekmektedir. Tek umudu organ naklidir ve sırasını beklemektedir. Hayatının en zorlu dönemini geçirirken yaşama karşı algıları değişir ve dünyaya daha farklı bir şekilde bakmaya başlar. Kız kardeşi Elise ise çocuklarıyla beraber bu süreçte kardeşinin yanına taşınır. Pierre, balkonundan Paris'i izlerken bizler de onun balkonundan Paris'teki başka hayatları izleriz. Pierre, hayata farklı bir pencereden bakarken bizler de o pencereden başka hayatlara göz atarız.
Yönetmen koltuğunda Cedric Klapisch'in oturduğu Fransa yapımı filmin başrollerinde; Romain Duris, Fabrice Luchini ve Melanie Laurent yer almakta.
Nazilerin gerçekleştirdiği ve diğer ülke ekonomilerini iflasa sürüklemeyi hedefleyen tarihin en büyük kalpazanlık hikâyelerinden birini anlatan ve gerçek bir olaydan esinlenilen film, kalpazanlığıyla ünlü Salomon 'Sally' Sorowitsch ve onunla birlikte toplama kampında yer alan matbaacıların hikayelerini anlatmakta.
Yönetmen koltuğunda Stefan Ruzowitzky'nin yer aldığı Oscar ödüllü Avusturya yapımı filmin başrollerinde; Karl Markovics, August Diehl ve Devid Striesow yer almakta.
Berlin sokaklarında sadece çocukları öldüren bir katil dolaşmaktadır. Polis sokakları sıkı denetime alır ama katil bir türlü yakalanamamaktadır. Halk katilin yakalanamamasından huzursuzdur. Fakat bu sıkı denetimden en çok etkilenenler; yakalanmaktan korkan diğer suçlular ve dilencilerdir. Herkes kendi arasında birlik olur ve katili yakalamak için uğraşır.
Yönetmen koltuğunda Fritz Lang'in yer aldığı Almanya yapımı filmin başrolünde efsane oyuncu Peter Lorre yer almakta.
1. Kauas pilvet karkaavat (1996)
Tramvay şoförlüğü yapan Lauri ve Dubrovnik adlı restoranda baş garsonluk yapan Ilona işlerini kaybeder. Evlerine yeni eşyalar alıp güzel bir hayat süreceklerini düşünürken, hayatları tepetaklak olur. Bu süreçte ikilinin her şeye rağmen birbirlerine olan bağlılığı ve desteği onları ayakta tutmaktadır. Fakat şanssızlıkları peşlerini bırakmamakta ve işler giderek kötüleşmektedir. Tam bu sırada Ilona, eski patronu ile karşılaşır ve hesapta olmayan durumlar ortaya çıkar.
Yönetmen Aki Kaurismaki'nin Finlandiya Üçlemesi'nin ilk filmi olan filmin başrollerinde; Kati Outinen ve Kari Vaananen yer almakta.
2. Sommaren med Monika (1953)
Monika henüz reşit olmamış bir genç kızdır. Ailesinin sorunları yüzünden evden kaçmayı düşünmektedir. Harry ile tanışması, kendisi için büyük fırsattır ve Harry ile pusulasız bir tekneyle yolculuğa çıkar. Her şeyi geride bırakan ikili, tekneyle oradan oraya dolaşmaktadır. Harry'nin, Monika ile bir yaz boyunca yaşadıklarını anlatan film, aynı zamanda aşkın en kötü tarafını da anlatmaktadır.
Ingmar Bergman'ın yönetmen koltuğunda oturduğu İsveç yapımı filmin başrollerinde; Harriet Andersson ve Lars Ekborg yer almakta.
3. Paris (2008)
Pierre başarılı bir dansçıdır. Fakat kalp rahatsızlığı yüzünden sıkıntılar çekmektedir. Tek umudu organ naklidir ve sırasını beklemektedir. Hayatının en zorlu dönemini geçirirken yaşama karşı algıları değişir ve dünyaya daha farklı bir şekilde bakmaya başlar. Kız kardeşi Elise ise çocuklarıyla beraber bu süreçte kardeşinin yanına taşınır. Pierre, balkonundan Paris'i izlerken bizler de onun balkonundan Paris'teki başka hayatları izleriz. Pierre, hayata farklı bir pencereden bakarken bizler de o pencereden başka hayatlara göz atarız.
Yönetmen koltuğunda Cedric Klapisch'in oturduğu Fransa yapımı filmin başrollerinde; Romain Duris, Fabrice Luchini ve Melanie Laurent yer almakta.
4. Die Fälscher (2007)
Nazilerin gerçekleştirdiği ve diğer ülke ekonomilerini iflasa sürüklemeyi hedefleyen tarihin en büyük kalpazanlık hikâyelerinden birini anlatan ve gerçek bir olaydan esinlenilen film, kalpazanlığıyla ünlü Salomon 'Sally' Sorowitsch ve onunla birlikte toplama kampında yer alan matbaacıların hikayelerini anlatmakta.
Yönetmen koltuğunda Stefan Ruzowitzky'nin yer aldığı Oscar ödüllü Avusturya yapımı filmin başrollerinde; Karl Markovics, August Diehl ve Devid Striesow yer almakta.
5. M (1931)
Berlin sokaklarında sadece çocukları öldüren bir katil dolaşmaktadır. Polis sokakları sıkı denetime alır ama katil bir türlü yakalanamamaktadır. Halk katilin yakalanamamasından huzursuzdur. Fakat bu sıkı denetimden en çok etkilenenler; yakalanmaktan korkan diğer suçlular ve dilencilerdir. Herkes kendi arasında birlik olur ve katili yakalamak için uğraşır.
Yönetmen koltuğunda Fritz Lang'in yer aldığı Almanya yapımı filmin başrolünde efsane oyuncu Peter Lorre yer almakta.
Yorum Bırakın