Antik Mısır’da din alanında yaptığı devrimle tanınan Firavun Akhenaton, yaklaşık M.Ö. 1400 yılında dünyaya gelmiştir. Babası III. Amenhotep öldükten sonra tahta çıkan Akhenaton, ilk yıllarında “Amenhotep (Amon’un hoşnut olduğu)” ismini kullanmıştır fakat sonra ismini Akhenaton (Aten’in hizmetkarı) olarak değiştirmiştir. Bu değişim elbette tesadüfen yapılmış bir değişim değildir. Eski Mısır’da 2000 civarı tanrıya inanılıyordu. Bunun yanında Akhenaton tahta çıktığında din alanında büyük bir devrim yaparak Atenizm (Atonizm) dinini kabul ettiğini ve tüm diğer Mısır tanrılarını reddederek (Ra, Maat, Hathor, İsis, Nephthys, Set…) tek tanrı Aten’e ibadet edilmesini emretmiştir. Diğer tanrılara inancı yok etmek isteyen Akhenaton, tapınaklardan diğer tanrıların isimlerini sildirmiş ve putları yıktırmıştır.
Tanrısına sadakatle bağlı olan Akhenaton; yüzyıllardır süre gelen, Mısır’ın köklü “tanrı-kral” inanışına da bu şekilde son vermeye çalışmıştır. Akhenaton’un döneminde Amon Rahipleri oldukça güçlülerdi bu yüzden firavun herhangi bir iş yapmadan rahiplere danışmak ve kehanetlerine başvurmak zorundaydı. Akhenaton bu durumu ortadan kaldırmak için eski Mısır dinini, sihir ve büyüyü yasaklamış, Karnak tapınaklarını kapatıp Amon rahiplerinin görevine son vermiştir. Bu durum ülkede büyük kargaşaların çıkmasına sebep olmuştur. En güçlü rakiplerinin başkent Teb’de olması sebebiyle, Amarna’da Akhetaton isimli bir şehir kurdurmuş ve eşi Nefertiti’yle buraya taşınmıştır. Burada tanrı Aten için yeni tapınaklar yaptırmıştır.
Akhenaton’un tanrısı Aten, bir güneş diskiyle sembolize edilmiştir. O güne kadar bütün Mısır tanrıları ve hatta başka kültürlerdeki tanrılar da; formlarla, insan ya da hayvan figürleriyle sembolize edilirken, Aten’in hiçbir formu olmamıştır. Akhenaton’un yazdığı şiirden de anlaşılacağı gibi, tek tanrı inancı doğrultusunda Aten’e sonsuz bir kudret yüklemiştir.
“Tanrı, uludur, birdir, tektir.
Ondan başkası yoktur.
Bir tanedir,
O’dur her varlığı yaratan.
Bir ruhtur Tanrı, görünmeyen bir ruh…
Ta başlangıçta vardı Tanrı.
Tek varlıktı o.
Hiçbir şey yokken o vardı.
Her şeyi o yarattı…
Ezelden beri gelen varlığı,
Ebediyete kadar sürecek.
Gizlidir Tanrı, kimse görmemiştir onu.
İnsanlara ve yarattıklarına sır kalır her zaman.”
Akhenaton ölünce tahta yerine 10 yaşındaki oğlu Tutankhaton geçmiştir. Tutankhaton ismini Tutankhamon olarak değiştirerek Amon ve diğer pagan ilahlara tekrar tapınılmasının yolunu açmıştır. Genç firavun 18 yaşında öldüğünde, Amon rahipleri eski sömürge ve pagan düzenin tekrar getirilmesi sebebiyle Tutankhamon’a unutulmaz bir tören yapmışlar, firavun çoktan hazırlanmış olan mezarına, yüzyıllar sonra Howard Carter tarafından bulunmak üzere yerleştirilmiş, Akhenaton ve soyundan birçok kimsenin isimleri ise tapınak duvarlarından silinmiştir.
Yaklaşık 15 yıl tahtta kalan Akhenaton’ün ölümünün ardından kurduğu din çökmüş ve şehri yerle bir edilmiştir. Onunla ilgili her şey yok edilmeye çalışıldığı için 19. yüzyılda keşfedilene dek yaklaşık 3000 sene Akhenaton'un ismi unutulup gitmiştir.
Mısır Uygarlığı hakkındaki son iki yazınızı ilgiyle okudum. Tutankhamon’un hikayesi ile beraber tam bir giriş yaptım ben de Eski Mısır’a dair:))Tebrikler...