Çim Yetiştirmenin Tuhaf Geçmişi

Çim Yetiştirmenin Tuhaf Geçmişi
  • 4
    0
    0
    1
  • Çoğumuz çimenlere yayılmayı üzerinde vakit geçirmeyi kitap okumayı piknik yapmayı severiz aslında oldukça sıradanlaşmış bir durumdur çimenlerin varlığı, fakat üzerine biraz düşününce aslında çimenlerin bize pek bir faydasının olmadığını fark ediyoruz.

    İnsanlar neden evlerinin dışında sürekli bakım ve ilgi gerektiren anlamsız küçük bitkiler yetiştirmek ister? Çiçekler kadar güzel değiller çok fazla emek ve zahmet gerektirdiği halde karşılığında değerli bir ürün de alamıyorsunuz.

    Avcı toplayıcı insanlar mağaralarının önü güzel görünsün diye çim yetiştirmezdi. Antik zamanlarda kimse evlerinin önüne çim koymayı düşünmemişti. Roma gibi büyük şehirlerde ziyaretçileri karşılayacak yeşil alanlar bulunmuyordu. Bu durum orta çağın sonlarına doğru İngiliz ve Fransız aristokratlarının şatolarının önünde çim yetiştirmeye başlamalarıyla değişti.

    Özellikle çim biçme makinası ve otomatik sulama teknolojilerinin olmadığı dönemlerde bakımlı çimler yetiştirmek oldukça zahmetli ve çok fazla emek gerektiriyordu. Yoksul köylüler hiçbir zaman değerli topraklarını ve zamanlarını çim yetiştirmeye harcayacak lükse sahip değillerdi. Bu yüzden şatonun önünde bir çim alan sağlamak statü haline geldi. Bu o kadar zengin ve güçlüyüm ki, bu yeşil fanteziyi sağlayacak toprağa ve hizmetkara sahibim demenin bir yoluydu. Bir asilzade çimlerinin büyüklüğüne ve bakımlı oluşuna göre değerlendirilebilrdi ne kadar büyük ve bakımlı o kadar güçlü.

    Bu statü sembolü onu oluşturan monarşinin bitmesine rağmen devam etti. Krallar ve dükler devrildi ancak yeni başkan ve başbakanlar çimlerin varlığını korudular. Başkanlık sarayları, parlamentolar ve diğer kamu binaları yeşil çimlerle güçlerini ilan ettiler.

    İnsanlar hala çimleri siyasi güç, sosyal statü ve ekonomik varlıkla ilişkilendiriyor ama teknolojinin gelişmesiyle çimler artık daha ulaşılabilir bir duruma geldi. Önceleri sadece bankacı, avukat, ve sanayiciler özel mülklerinde çim alan kullanabiliyordu. Sanayi devrimiyle gelen teknolojik gelişmelerle genişleyen orta sınıftan milyonlarca aile bir anda çim masarafını karşılayabilir oldu. Amerikan banliyölerinde taptaze çimler, varlıklı insanların lüksü olmaktan çıkıp bir orta sınıf ihtiyacına dönüştü.

    Çim bugün ABD'de darı ve buğdaydan sonra en yaygın ekin; çim pazarıysa her yıl milyarlarca dolar büyüyor.

     

     

    KAYNAK: Yuval Noah Harari, Homo Deus

     

     

     

     

     


    Yorumlar (0)

    Bu gönderi için henüz bir yorum yapılmamış.

    Yorum Bırakın

    Yorum yapmak için üye girişi yapmalısınız. Üye girişi yapmak için buraya tıklayınız.