Christopher Nolan'ın En Büyük Bütçeli Filmi: Tenet

Christopher Nolan'ın En Büyük Bütçeli Filmi: Tenet
  • 4
    0
    0
    0
  • Tenet, kelime olarak prensip (ilke, inanç, öğreti) anlamına geliyor. Ayrıca sator square adı verilen bir latin palindromunun 5 kelimesinden biri. Filmdeki karakterlerden birinin soyadı da sator. Nolan filmin birçok yerine bu palindromdaki kelimeleri yerleştirmiş. (sator, arepo, tenet, opera, rotas)

    Tenet'in oyuncu kadrosu John David Washington, Robert Pattinson, Elizabeth Debicki, Dimple Kapadia, Micheal Caine, Kenneth Branagh, Aaron-Taylor Johnson gibi isimlerden oluşuyor.

    Christopher Nolan, verdiği birçok röportajda günün birinde bir casus filmi çekmek istediğini ve bu fikrin çocukluğunda izlediği casus filmlerine dayandığını söylemişti. Ajan filmlerine olan sevgisini ve kendine has zaman yorumunu birleştirerek ortaya bu filmi çıkarmış. 

    Filme gelecek olursak, ilk önce Nolan'ın filmlerinin karakterine oldukça uygun bir film. Müziklerin etkin kullanımı, sıra dışı bir senaryo ve kurgu, hiçbir harcamadan kaçınmadan hazırlanan sahneler bu filmde de karşımıza çıkmakta. Eğer Nolan filmlerini daha önce de izleyip beğenmediyseniz bu film size hitap etmeyecektir. Film, kurgu yönünden Memento'ya çok benzemekte. Kesinlikle yönetmenin en karışık filmi.

    Nolan, o kadar ''büyük'' filmler yapıyor ki, başka hiçbir yönetmenin bunlara cesaret edebileceğini düşünmüyorum. Tabii bunun böyle olmasında Warner Bros'un Nolan'a sunduğu sonsuz imkanlar en büyük faktör belki de. Bu film de o büyük filmlerden biri.

    Tenet'te ''Kat'' karakterini canlandıran Elizabeth Debicki, insanların sinemada daha önce böyle bir şey görmediğini söyledi. Gerçekten de öyle. Nolan'ın her şeyi ''gerçekten'' yapmak istemesi, CGI kullanımından hoşlanmaması filmi izlerken ''Bunu gerçekten yapmışlar mı?'' demenize sebep oluyor. Filmin başrol oyuncusu olan John David Washington, Tenet'i bir belgesele benzetmişti. Her şeyin gerçek olmasının oyuncuların performansına da olumlu etki ettiğini söylemişti. Daha film vizyona girmeden önce, filmdeki bir sahnede gerçek bir Boeing 747 kullanılması çok konuşulmuştu. Aynı şekilde film için Estonya'da bir otoyolun 3 hafta kiralanması ve bir nevi ''kapatılması'' bütçenin ve filmin büyüklüğünü gösteriyor. Filmdeki aksiyon sahneleri de gerçekten olağanüstü. Daha önce hiç görmediğimiz şeyleri görüyoruz birkaç aksiyon sahnesinde. Nasıl çekildiğini hala anlayamıyorum bazı sahnelerin. 

    Oyunculuklar da gerçekten iyi. John David Washington ve Robert Pattinson'ın kimyası çok iyiydi. Hatta Pattinson filmde bence bir adım önde oyunculuk anlamında. Oyunculuğu konusundaki eleştirilere Tenet filminde de cevap vermeyi sürdürüyor kendisi.

    Filmin müziklerinin yapımını Hans Zimmer'den devralan Ludwig Göransson, harika bir iş çıkarmış. Travis Scott'ın şarkısı ise sadece filmin sonunda çalıyor.

    Filmin bir diğer olumlu noktası da zaman kavramına tamamen farklı bir yorum getirmesi. Nolan çoğu filminde zaman kavramını çok farklı şekillerde kullanmıştı. Ancak Tenet'teki kullanımı daha önce hiçbir filmde görülmedi. Filmdeki zaman fikri gerçekten inanılmaz, sıra dışı. Özellikle bazı sahnelerde tüylerim diken diken oldu. Zaman kavramının nasıl kullanıldığı filmde önemli bir yer edindiğinden bu konuya daha fazla girmiyorum. 

    Gelelim filmin olumsuz taraflarına. Bu zaman fikri her ne kadar olağanüstü olsa da, senaryo bu fikrin içini dolduramıyor. Karakterler arasındaki diyaloglar yer yer zayıf kalıyor. Filmin odak noktası daha çok görsel şölen oluyor bir yerden sonra. Nolan aslında kendi hayalini gerçekleştiriyor bu filmde. Bir ajan filmi yapmak. Ancak bunu yaparken Interstellar'da yaptığı gibi duygulara girmiyor. Film neredeyse hiç duygusal sahne içermiyor. Tabii Nolan filmlerinde ön planda olan şey duygu değil fakat ben en azından bunu eksik gördüm filmde. Ayrıca karakter derinliği açısından da film zayıf kalmış. The Prestige ve Inception gibi filmlerde karakterlerle bağ kurup yaptıkları şeyleri kafamızda oturtabiliyorduk. Bu filmlerdeki yan karakterler bile bir şey ifade ediyordu. 

    Genel olarak Nolan eli değmiş, izlerken keyif alınan bir aksiyon filmi diyebilirim Tenet'e. En azından şuan için. Çünkü Nolan filmleri ikinci, üçüncü izleyişte farklı şeyler sunuyor izleyenlere. Zaman geçtikçe bu film hakkında da farklı yorumlar ve teoriler ortaya atılacaktır. Şu an için Tenet, Nolan'ın Memento, Inception, Interstellar, The Prestige ve The Dark Knight filmleri gibi başyapıt olmaktan biraz uzakta benim için.

     

    Kaynak: 1 2


    Yorumlar (0)

    Bu gönderi için henüz bir yorum yapılmamış.

    Yorum Bırakın

    Yorum yapmak için üye girişi yapmalısınız. Üye girişi yapmak için buraya tıklayınız.