Düşkırıklığı Yaşamanın Tesellisi

Düşkırıklığı Yaşamanın Tesellisi
  • 2
    0
    0
    0
  • 229 kişiyi taşıyan İsviçre Havayolları'na ait bir uçak Cenova'ya gitmek üzere New York'tan rötarsız havalanıyor. Kennedy Havalimanı'ndan ayrıldıktan elli dakika sonra, uçuş hostesleri McDonald Douglas MD-11 model uçağın koridorlarında servis yapmaya başlar başlamaz, kaptan pilot kokpitte duman olduğunu haber veriyor. On dakika sonra uçak radarın görüş alanından çıkıyor. Her bir kanadı 52 metre uzunluğunda olan bu dev makine, Halifax açıklarında, Nova Scotia'da denize çakılıyor. Uçaktakilerin tümü hayatını kaybediyor. Arama kurtarma ekibi, birkaç saat önce hayatta olan ve planlar yapan insanlardan geriye neredeyse hiçbir şey kalmadığını bildiriyor. Denizin üzerinde, yüzen evrak çantaları bulunuyor.

    1. Ani bir felaketle karşılaşabileceğimizi düşünmek istemiyor, masumiyetimizin bedelini ödemeyi kabullenmiyorsak, bunun nedeni zalim gerçekliğin kafamızı karıştıran iki ayrı özelliğe sahip olmasıdır. Bir tarafta, nesiller boyu var olan bir süreklilik ve güvenirlilik; öteki tarafta, beklenmeyen felaketler. Yarının da aşağı yukarı bugün gibi olacağına ilişkin hoş bir inanç ile her an korkunç bir felaketle karşılabileceğimiz ve ondan sonra hiçbir şeyin eskisi gibi olmayacağı ihtimali arasında sıkışır kalırız. Bu ikincisi görmezden gelmemizi kolaylaştıran öyle güçlü dürtülere sahibiz ki Seneca bizi uyarmak için tanrıça örneğini kullanıyor.

     

    2.

     

    Bu tanrıça Roma paralarının arka yüzünde görülebilirdi. Bir elinde boynuz, öteki elinde ise dümen tutardı. Çok güzeldi; genellikle ince kumaştan bir elbise giyer, tatlı tatlı gülümserdi. Adı Fortuna (kader, servet) idi. Önceleri bereket tanrıçası olarak biliniyordu. Jüpiter'in ilk çocuğuydu. Her Mayıs ayının 25'inde onun için bir festival düzenlenir, o gün İtalya'daki bütün tapınaklar çocuğu olmayan insanlarla ve yağmur dileyen çiftçilerle dolup taşardı. Sonra Fortuna'nın güç sahibi olduğu alanlar yavaş yavaş arttı; Fortuna, para, yükselme, aşk ve sağlık arayan herkesin yardım istediği bir tanrıça oldu. Boynuz onun, dilekleri yerine getirme gücünütemsil ediyor; dümense daha kötücül bir güce, insanların kaderini değiştirebilme gücüne işaret ediyordu. Fortuna sizi önce hediyelere boğar ama sonra dümenini birdenbire ters yöne çevirir, siz boğazınıza kaçan bir kılçık yüzünden boğulurken ya da bir heyelanda can verirken hain hain gülümserdi. 

    3. Her şeye hazırlıklı olmalıyız. Aklımız geleceğe uzanıp bütün sorunlarla önceden yüzleşmeli. Sonra, muhtemelen karşılaşmayacağımız şeyler üzerine değil, karşılaşması pekala mümkün olan şeyler üzerine düşünmeliyiz.

    4. Fortuna'nın üzerimize bereket saçtığı dönemler uzadığı zaman rehavete kapılma riskiyle karşı karşıyaydık; rehavete kapılmamak için Seneca her gün kısa bir süre de olsa Fortuna'yı düşünmemezi öneriyordu. Bir saniye sonra neler olacağını bilmiyorduk: O zaman, başımıza gelebilecek şeylere karşı hazırlıklı olmalıydık. Sabahın erken saatlerinde Seneca'nın praemeditatio diye adlandırdığı, felaketlere hazırlık meditasyonunu yapmalı; tanrıçanın bedenimize ve ruhumuza çektirebileceği azapları düşünmeliydik.

    SENECA MEDİTASYONU

    [Bilge kişi] güne şu düşüncelerle başlar...

    Fortuna bize gerçekten sahip olabileceğimiz hiç bir şey vermiyor.

    Hiçbir şey, ne toplumsal ne bireysel, hiçbir şey kalıcı değil; insanların kaderleri de

    Tıpkı o sarsılan kentlerdeki gibi. 

    Büyük çabalar harcanarak ve tanrıların cömertlikleri sayesinde

    Ne kadar heybetli binalar yapmış olursak olalım;

    Bunların bir gün yerle bir olabileceğini aklımızdan çıkarmayalım. Hayır, ''bir gün'' diyerek,

    İnsanların başına gelebilecek talihsizlikleri uzun zaman sonraya ertelemiş oluruz, bir saat,

    Bir saniye, yeter de artar bile koca imparatorlukların yok olmasına.

    Asya'daki, Yunanistan'daki kentler tek bir yer sarsıntısıyla yok olmadı mı?

    Suriye'de, Makedonya'da yarılan yer, kentleri yutmadı mı?

    Kıbrıs kaç kere harabeye döndü benzer bir felaketle?

    Çevremizdeki her şey ölmeye mahkum.

    Ölümlü olarak dünyaya geldik, dünyaya ölümlüler getirdik.

    Her şeyi hesaplayacak, her şeyi umacağız.


    Yorumlar (0)

    Bu gönderi için henüz bir yorum yapılmamış.

    Yorum Bırakın

    Yorum yapmak için üye girişi yapmalısınız. Üye girişi yapmak için buraya tıklayınız.