Doğdumuzdan ölümümüze birilerini taklit etmeye, onun gibi olmaya çabalarız. Çabaladığımız bu yaşayış biçimi, büyük bir topluluğun küçük parçası olabilir. Konuyu açarsak giyinme tarzı, dini inanış, hayat hakkındaki düşüncesi veya günlük hayatta ne yediği gibi değer verdiğin bir insanın düşüncesini kendine özgü bir şekilde uygulamak. Kendi doğrularının olduğunu unutmuş bir insanın yapabileceği şeylerdir bunlar.

Gözünde önemli hissettiğin ünlü bir insanın düşünceleri ve davranışları daha altın değerindedir. Öyle olsa bile onun yanlışları gözümüze doğru gözükebilir. Kişinin kendince doğruları olmayınca birisine benzeme eğilimi de o derecede artıyor. Özgün olmak burda baş tacı bir seçenek ama bir zümrenin içine girmek o zümrenin güzelliklerini de elde etmek demektir. 

Örneğin: Bir artistseniz katı kurallara dayalı bir ortamda diğerlerine göre rahat davranmanız muhtemeldir ya da günümüzdeki ''influencer'' işini sürdüren kişilerin ortak özelliklere sahip olması gibi. Sanki sanatçı olunca birtakım özelliklere sahip olmak mecburi davranışlara sebep oluyor ya da kaydır-gel yapan birisiysen bu topluluğun özelliklerini taşıman gerekiyormuş gibi.