Victor Hugo'nun yaşadığı yıllarda işleyen yönetimlerden etkilenerek kaleme aldığı tiradı ve önsözü bizlere "Romantizm" akımının gerçekçiliğini göstermektedir. Sanatın sadece seçkin ve asil olarak adlandırılan sınıflara özgü olmadığını, her zümreye hitap etmesi gerektiğini savunan Hugo bunun sonucunda Crownell'i yazmıştır. Hayatın gerçekçiliğini ele almamız gerekirse hem trajedi hem komedi iç içedir ve sahnelenen her eserde bunu yansıtmak gerekmektedir. Sade komedi veya trajik eserleri düşünün, böyle bir durum mümkün mü? Hayat acısıyla ve tatlısıyla yaşanmaktadır. Öyleyse sahnelenen her eserde dram ve komedi iç içe olmalıdır. Her anlamda yaşama baktığımızda da görünen 'teklik' olgusu değil, farklı yanlarıyla varolandır.Eseri incelediğimizde, karşımıza Oliver Crownell karakteri üzerinden krallığa karşı gelen bir cumhuriyetçinin dramı ele alınmaktadır. Bu eser dönemin ilklerinden sayılır. Edebiyata yeni bir boyut kazandırmasının yanında, klasisizme karşı da bir ses doğmuştur. Oyun hem krallığın karşısında duran bir cumhuriyetçiyi ele alırken diğer yandan da bu kişinin doyumsuzluğunu gözler önüne sermektedir. İnsan varlğını, yaşamsal farkları ve benzerliklerini kahkaha ve gözyaşıyla beraber işleyen Hugo eserinden ziyade önsözüyle ilgi uyandırmış ve dikkat çekmiştir. Edebiyat dünyasına devrim niteliğinde işlenen bu önsöz birçok yazara ilham olmuştur.
Yorum Bırakın