Retro-fütürizm, geçmişin geleceği öngördüğü akımın adıdır. Geçmişten günümüze hala süregelen bilinmezlikler ve toplumların arayış içinde devam eden yaşam mücadelesi birçok sanat dalına yön vermiştir. Sinema da bu sanat dallarından en çarpıcısıdır. Hepimizin bildiği distopik veya ütopik filmler mevcuttur. Bu filmlerde anlatılan senaryolar tam da bu akım ile devreye girmektedir. Yaşadığımız yıllarda yapılan ve aslında yaşadığımız dönemden çok uzak yılları bizlere yansıtan bu içerikler toplumlar tarafından ilgi görmektedir. Bilinmeyenin çekiciliği her zaman daha çok yankı uyandırmaktadır. Sebebi bilinmiyor oluşu ve bu bilinmezlik karşısında duyulan merak duygusu korkuyla birleşince öğrenme isteği uyandırıyor. Geçmiş zamanda insanlar gelecek hakkında merak edilenleri bilmek ister ve sürekli sorgular. İşte bu sorgulamalar tüm kapıları açmaktadır. Bu akımın bizlere sunduğu cevaplar ise tatmin edici boyutlara ulaşmaktadır. Bir nevi köprü görevi gören ve hala etkisi devam eden, gelecek temalı çalışmalar ilgi uyandırmaktadır. 80-90’lı yıllarda uzayı, teknolojik aletleri, insansız makineleşmeyi ele alan filmler günümüz zamanlarında ise robotları, uzayda yaşamı ve ışınlanmayı ele almaktadır. Zaman makineleri, askeri robotlar ve nicesi.. Retro-fütürizm akımı aynı zamanda toplumlara yön verdiği gibi akılcı ve ilerleme odaklı düşünme yetisi kazandırmaktadır. Toplumlar bu akımın sınır tanımamazlığı sayesinde buluşlara yoğunlaşıp neler yapabileceklerini günümüze taşımıştır.

Geçmişten, günümüze-geleceği yansıtan bazı filmlere göz atalım;

1.       Metropolis (1927)

2.       Haberci / The Postman (1997)

3.       Geleceğe Dönüş 2 / Back to the Future II (1989)

4.       Ada / The Island (2005)

5.       Yaşıyorlar / They Live (1988)

6.       Yapay Zekâ / Artificial Intelligence: Al (2001)

7.       Matrix (1999)

8.       Beşinci Element / The Fifth Element (1997)

9.       Yaratık / Alien (1979)

10.     Bıçak Sırtı / Blade Runner (1982)