Viktorya dönemi, tüm zamanların en dikkat çekici ve yükselişin ifade edildiği dönem olarak bilinmektedir. Dönemin yükselişi ifade etmesi ve gelişim gösteren konularda yeni fikirler üretmesi dışında tüm bunları gölgesinde bırakan önemli bir detayı vardır. Bu dikkat çeken detay “moda” kavramı üzerinden; kadına dayatılan tutum ve kurallar silsilesinden oluşmaktadır. Toplumu etkisi altına alan katı kurallar hiyerarşisi ve ahlak değerleri üzerine kurulu olan yönetim anlayışı, moda sektörünü de etkilemiş ve moda sektörü üzerinden kadına zorluklar/sorumluluklar yüklemiştir. Dönemin moda algısının günümüze kadar ulaşıp, ilham veriyor olması ne kadar etkili olduğunun da başlıca göstergesidir.  Bu dönemin moda algısı, hatları ön plana çıkaran(korse ve kabarık etek kullanımı)seçimler ve rahatlığın arka plana atıldığı, dikkat çekici/abartı kıyafet ve aksesuarlardan oluşmaktadır. Kabarık detayların ve korse kullanımının artışında, kadın vücudunun zayıf gözükmesini sağlayarak, estetik algı oluşturma düşüncesi hâkimdir.  Güzellik ve ihtişamın sembolü haline gelmiş “Viktorya Dönemi” kıyafetlerinin aslında çoğu kadının isteği dışında oluşturulmuş olması ve  dönemin estetik algıları göz önünde tutularak üretiliyor olması dikkat çekmektedir.  Modanın zamanla kadını kısıtlayan sektöre dönüşmesi, ilerleyen süreçlerde hayat tarzına dahi yön verir olması birçok açıdan eleştiri almaktadır. Problemin giyim/kuşam gibi gözüküyor olmasının yanı sıra genel itibariyle baktığımızda toplumları etkileyerek, otorite kurmayı amaçlayan düşünce yapısı karşımıza çıkmaktadır. O dönemlerden beri hakimiyet kurmanın farklı yolları aranmıştır. Dikkat çekmeyen ama aynı zamanda etkisi güçlü alanlara yönelim sağlanmış ve sektör(moda) böylelikle durumun içine dahil edilmiştir. Günümüzde, estetik açıdan beğenildiği için giyilen bu kıyafet türleri geçmişte kadınların zorlu yaşam serüveninin bir parçası olmuştur. Dönemleri parça parça değil de bütünüyle ele aldığımızda resmin tamamını görmüş oluruz.