Barış Manço’nun 80’li yılların başında çıkardığı “Adem Oğlu Kızgın Fırın Havva Kızı Mercimek” isimli şarkı anlamını bilmeyenler için merak konusu olmuştur. Manço'nun mercimeği fırına vermek deyiminden esinlenerek yazdığı şarkıda deyimin hikayesi şöyledir:

Eskiden Anadolu’da evde hazırlanan yemekler pişirilmesi için civarda bulunan fırınlara verilirmiş. Genelde akşam vakitlerinde verilen bu yemeklerin pişmeleri uzun sürdüğünden sabaha kadar fırında kalıp pişerlermiş. Sabah olunca da herkes fırına gidip kendi yemeğini alırmış.

Böyle bir mahallede iki genç birbirlerine aşık olmuşlar ancak dedikodu çıkmasından çekindikleri için bir türlü buluşamazlarmış. Kız sevdiceğini görebilmek için annesine fırına yemek koyalım diye sık sık yalvarırmış. Bir akşam annesini fırına mercimek koymak için ikna etmiş. Mutluluktan havalara uçarcasına çömleği alıp dışarıya koşmuş ve delikanlıyla bir köşede buluşmuşlar. İki sevdalı muhabbete öylesine dalmışlar ki vakit ilerlemiş ve o sırada fırına yemek koymaya giden diğer insanlar onları görüp gülüşmüşler.

Ertesi gün korkulan olmuş. “Ahmet Efendi’nin Zeynep ile Hasan Ağa’nın Ahmet dün akşamüstü mercimeği fırına vermişler” diye mahallede dedikodu çıkmış.

Zaman içinde bu iki aşık evlenmişler ve ne vakit onların sözü geçecek olsa “mercimeği fırına veren gençler değil mi bunlar?” demişler. Böylece “mercimeği fırına vermek” deyimi gizlice görüşen aşıklar için söylenir olmuş.