IMDb puanına göre Christoper Nolan’ın en iyi ikinci filmi olan Inception sinema tarihinin en çok konuşulan, üzerine en çok kafa yorulan filmlerinden bir tanesi. Karmaşık senaryosu sebebiyle ilk izleyişte pek çok kişi filmi anlamakta zorlanıyor. Film gurmeleri ise bugün bile filmin detayları üzerine düşünüyor, yeni teoriler ortaya atıyor. İşte bu harika filmden beş detay:

1- Başkarakterlerin İsimlerinden Oluşan Sihirli Kelime

Filmin ana karakterleri olan Dom, Robert, Eames, Arthur, Mal, ve Saito’nun ilk harflerinden filmin konusu ‘Rüya’ kelimesi oluşmaktadır. 

Eğer yan karakterler Peter, Ariadne ve Yusuf’u da dahil edersek ‘Dreams Pay’ yani film içinde zihin hırsızlığı için çokça kullanılan ifade elde edilmiş olur. Gerçekten harika bir detay ancak işin içinde Nolan olunca çok şaşırmıyoruz artık böyle şeylere. Çünkü The Prestige filminde de iki ana karakter olan Alfred Borden ve Robert Angier’ın ad ve soyadlarının baş harflerinden ‘ABRA’ kelimesini oluşturmuştu. 

Film bildiğiniz üzerine sihirbazlık üzerineydi. 

2- Gerekmedikçe Görsel Efekte Hayır

Inception filminde sıfır yerçekimi, pensore merdivenleri, dönen geçitler gibi insanı hayrete düşüren birçok sahne görsel efekt yerine pratik yöntemlerle oluşturuldu. 

Ancak set ortamında oluşturulması mümkün olmayan sahneler için efekt kullanıldı. 

Nolan gerekmedikçe görsel efekt kullanmayı seçmiyor, gerçeklikten uzaklaşmak istemiyor. Bu tabii ki biraz da maddiyat kolaylığı ile ilgili. Çünkü ne kadar harcarsa daha çok kazanacağını biliyor. Düşük bütçeli filmler ise bilgisayar efektleri ile bütçeyi kısma yolunu tercih etmek zorunda. 

3- Çözülemeyen Sayı

Dikkatli izleyiciler üzerine kafa yormaya devam etse de sırrı halen çözülemedi. 528491 sayısı filmin birçok sahnesinde ekrana gelse de ne anlama geldiği, ne için kullanıldığı çözülemedi. 

Otel sahnesinde oda numaraları 528 ve 491’di. Fisher’ın Cobb’a verdiği numara 528491’di. Eames’in Fisher’a verdiği numara 528-491’di. Kasa şifresi 528491’di. Ancak ne anlama geldiği bulunamadı ve üzerine kafa yorulmaya devam ediliyor.

4- Final Sahnesi ve Yüzük Teorisi

Filmin final sahnesi bugün bile rüya mıydı, gerçek miydi tartışılmaya devam ederken yeni bir teori ortaya atıldı. Topaç totemi her ne kadar Cobb’la özdeştirilse de topaç eşinin totemiydi. Hatta bir sahnede Cobb, totemlerin sadece sahibi tarafından kullanabileceğini anlatıyordu. Dolayısıyla Cobb’un topaç toteminin herhangi bir etkisi bulunmuyordu. 

Onun totemi yüzüktü. Tüm rüya sahnelerin Cobb’un karısı hayattadır ve hâlâ evli oldukları için evlilik yüzüğü parmağındadır. Gerçek dünyada ise Cobb’un karısı ölü olduğu için Cobb yüzük takmamaktadır. Gelelelim final sahnesine. Cobb son sahnede yüzük takıyor muydu? Hayır, takmıyordu. Böylelikle filmin final sahnesi çözülmüş oluyor yani Cobb’un gerçek dünyada olduğu anlaşılıyor. Tabii bu bir teori. 

5- Ah Şu Japonlar

Film Japonya’da yayınlandığında karışıklığı önlemek için televizyonun köşesinde o esnada hangi katmanda olunduğu yazılmış. 

Japonlar gibi bir millete yakıştı mı bu hareket? Biz sizi zeki bilirdik...

Kaynak: Reddit, Filmlovers, Onedio