Mitolojide ‘Masumiyetin aşkı’ olarak bilinen tanrıça Selene ile ölümlü bir insan olan Endymion’un aşkına yakından bakalım.

Bafa Gölü efsanesi olarak da bilinen Selene ile Endymion’un büyük aşkı Latmos Dağları’nda, Bafa Gölü kenarında ortaya çıkmıştır. Bu bölge ayın dolunay zamanlarında ortaya çıkan eşsiz manzarasıyla ünlüdür. Bafa Gölü bu zamanlarda adeta gümüş bir tepsiye dönüşür; gökyüzü, yıldızlar hepsi bir ahenk içinde dans edermiş. 

Ölümsüz Selene ay tanrıçasıdır. Güneş battıktan sonra her gece Bafa’dan gökyüzüne yükselirmiş, Bafa’da ay ışığı altındaki sularda yıkanırmış. Bilmezmiş ki orada bir çoban vardır ve kendisine aşık olacaktır. 

Endymion çobandır ama aslında kendisi bir soyludur. Kral Aethlios’un oğludur. Ancak antik çağda çobanlık kutsal bir meslek olduğu için bu işi yapmaktadır. Selene günün son ışıklarıyla Bafa’da yıkanırken bilmiyormuş ki çoktan taht kurmuştur çoban Endymion’un kalbine. 

Endymion her gece sürüsünü mağaraya soktuktan sonra kavalını çalarmış, Selene’i izlermiş. Aşkı gönlünde kor gibi yandıkça daha da içli çalmaya başlamış kavalını gün geçtikçe. Selene bu içli sesi fark etmiş. Bu yakışıklı çobanı uykusundayken mağarada izlemeye başlamış.

Her gece sabahın ilk ışıklarına kadar çobana sarılır, günün ilk ışıklarıyla mağarayı terk edermiş. Ancak bu gidişler zamanla ona zor gelmeye başlamış. Ertesi geceyi iple çeker olmuş. Çoban ise koca bir günü Selene’e olan aşkıyla tüketiyor, akşam olsun diye bekliyormuş. 

Ne zaman güneş gözünü yumsa Bafa’da yıldızların altında küçük bir mağarada bir tanrıça ile çobanını aşkı başlıyormuş. Birbirlerine sıkı sıkıya sarılıyor, sayılı saatlerin esaretinde o büyülü aşkı yaşıyorlarmış. Ama günler geçtikçe sadece geceler bu büyük aşka yetmez olmuş. Endymion kendisinin bir ölümlü olduğunu biliyor, Selene’i sonsuza kadar sevemeyeceğini, onu yarı yolda bırakıp gideceğini, ölmek zorunda olduğunu biliyormuş. Tanrılar ise bu büyük aşkı bazen kıskançlıkla bazen memnuniyetle izliyormuş. Memnuniyetle izleyenlerden birisi de Zeus’muş. 

Bu imkansız aşkı gördüğü için bir gün çobanı karşısına alıp kendisinden bir dilek dilemesini istemiş. Çoban öyle aşıktır ki gündüzler onun için karanlıktır ve ayrıca ölümlüdür. Bu yüzden sonsuz bir uyku dilemiş Zeus’tan. Latmos Dağları’nda küçük bir mağarada sonsuz bir uyku... Ölüm uykusu... Sevdiği sonsuza kadar kendisine sarılabilsin diye sonsuz bir uyku. 

Zeus çobanın dileğini yerine getirmiş ve çobanı bir daha hiç uyanmayacağı bir uykuya yatırmış. Selene ise her gece o küçük mağarada sabahın ilk ışıklarına kadar büyük aşkına sarılmaya devam etmiş. Bugün Latmos Dağları’nı ve Bafa Gölü’nü ziyaret eden insanlar bu büyük aşka saygı duyuyor ve hâlâ o küçük mağarada büyük bir aşkın yaşandığına inanıyor, onların o büyük aşkın yâd ediyor.