Filmin Konusu

Dr. Rose Cotter geçmişi biraz problemli olsa da başarılı bir doktordur. Bir gün hastalarından biri kendisine bir şeyin musallat olduğunu anlatır. Gülümseyen bir yüzden bahseder ancak bu gülümseme insanların hoşuna gitmeyecek kadar korkunç bir gülümsedir. Rose olayı anlamaya çalışırken, hastası o gülümseyen şeyin orada, yanlarında olduğunu söyleyip sinir krizi geçirir ve kendini yerden yere vurur, odayı dağıtmaya başlar. Rose da hemen telefona koşar ve yardım ister. Arkasını döndüğünde ise hastasının bahsettiği o gülümsemeyi hastasının yüzünde görür. Hastası yüzündeki o ürkünç gülümseme ile kırdığı vazodan aldığı bir parça ile boğazını keserek kendini öldürür. Yere düştüğünde bile o gülümseme yüzündedir. Dr. Rose da bu olaydan sonra o gülümsemeyi görmeye başladığını fark eder ve o şeyin ona da musallat olduğunu anlar. Ondan kurtulmak için büyük bir mücadeleye girecek, hikaye bir noktada geçmişiyle de kesişecektir.

İzlemeye Değer mi?

Her yıl çıkan birçok korku filmi aynı şeyleri evirip çevirip izleyicilere aktardığı için çok fazla eleştiri alıyor. Bu filmde de korku filmlerinin vazgeçilmezi olan karanlıktan bir anda bir şeylerin çıkması, en sessiz anda sesin bir anda yükselmesi gibi “Jumpscare” denilen şeyler fazlasıyla mevcut. Bu işin can sıkan kısmıydı. İyi yönlerine bakacak olursak; gülümseme üzerinden bir korku filmi oluşturmak, filmin bir noktada geçmişle zamansal bağ kurması ve ayrıca final sahnesi açısından gayet iyiydi. Klişelerine rağmen son zamanlardaki en iyi korku yapımlarından biri diyebiliriz.

Film Özeti 

Yazının bu bölümünden sonrası tamamen spoiler içermektedir. Filmi izlemek istiyorsanız okumamanızı tavsiye ederim. 

Rose gülümseyen yüzler görmesinin ardından kendini iyi hissetmez. Hastanedeki çok sakin bir hastanın yüzünde o ifadeyi gördükten sonra sinir krizi geçirir. Hastaneden Rose’a dinlenmesi için izin verilir. Rose evine gider ama evinde de huzur bulamaz. Sürekli karanlıklardan bir şeyin onu izlediğini düşünür. Ayrıca çok sevdiği kedisi ortadan kaybolur. Sevgilisi Trevor da ona hiç yardımcı olmaz. Doktor olmasına rağmen içine düştüğü durumla ilgili kendine çözüm yolu bulamaz ve destek almak ister. Destek almak için bir doktora gider ancak doktor da yaşadığı durumun psikolojik olduğunu şu an gayet iyi olduğunu söyler. Rose yeğeninin doğum gününe gitmek için evde bir hediye paketi hazırlar. Doğum günü evinde çocuk hediye paketini açınca Rose’un kedisi ölmüş bir şekilde kutudan çıkar. Rose bunu görünce çılgına döner. Ayrıca misafirlerin arasında o gülümseyen yüzü görür. Rose iyiden iyiye artık bu şeyin tutsağı olmuştur. Evine gider, o gece evin arka kapısının açık olduğunu görür, alarm ötmeye başlayınca güvenlik şirketini arar. Telefondaki ses başlarda rutin konuşmasını yapsa da bir süre sonra arkasına dönmesini ve arkasında bir şey olduğunu söyler. Rose korkarak arkasına dönerken telefon bir anda çalmaya başlar ancak telefon Rose’un elinden bir anda ahizenin olduğu yere gitmiştir. Rose telefonu tekrar açar ve güvenlik şirketindeki aynı ses konuşmaya başlar. Bir süre sonra şirket ve polis eve gelir ve evde herhangi bir şeyin olmadığını söylerler. Rose eve girer ve bu gülümseme durumuyla ilgili vakaları araştırmak için bilgisayarın başına oturur. Ancak bir süre sonra bir şeyin omuzunun üzerinden onu izlediğini fark eder. Artık psikolojisi tamamen bozulmuştur. Bir gün evdeyken danıştığı doktoru onu ziyaret için eve gelir. Başlarda normal bir şekilde konuşsalar da Rose bir anda doktorun yüzünde o korkunç gülümseyi görür. Doktor Rose’a saldırmaya başlar, Rose çabucak oradan kaçar. Daha sonra Rose’un tekrar hastaneye gittiğini görürüz. Yanında bir bıçakla hastaneye girer ve yüzünde o gülümseyi gördüğü o sakin hastasını yirmi kere bıçaklar. Daha sonra bunun hayal olduğunu görürüz. Sevgilisi Trevor ona yeterince destek olmayınca Joel adındaki arkadaşından bu durumdan kurtulmak için yardım ister. Joel polistir ve onun sayesinde bu vakaları yakından incelemeye başlar. 20 vakanın 1’i hariç tamamının 4-7 gün arasında öldüğünü görür. Sadece bir kişi kurtulmuştur ve o da hapistedir. Rose 4. günündedir. Joel ile birlikte o adamı ziyaret etmeye giderler. Rose adama bir hastası adına ondan bilgi almak istediğini söyler. Adam ona bundan kurtulmanın tek yolunun yanında bir tanık varken o gülümseyen yüzü öldürüp musallatı o tanık kişiye geçirmek olduğunu, başka kurtuluş yolu olmadığını söyler. Bunu duyan Rose hastanın kendisi olduğunu ağzından kaçırır, adam deliye döner. Rose ve Joel oradan çıkmak zorunda kalır. Rose insanları görmezse bu musallattan kurtulacağını düşündüğü için ormanın içindeki çocukluğunun geçtiği evlerine gider. Ev terk edilmiştir ve harabe haldedir. Elektrik yoktur. Bir fener yakar ve odaları gezmeye başlar. Annesinin odasına girdiğinde bir anda flashback sahnesine geçiş yapılır, küçük Rose annesinin odasının kapısını açıyordur. Bu flashback’te Rose’un annesinin yatağında yattığına ve Rose’a musallat olan şeyin ona musallat olduğunu görürüz. Annesi Rose’dan yardım ister ama küçük Rose yardım etmez ve kapıyı kapatır. Kapıyı kapattığı anda tekrar bugüne geliriz. Rose odaları elinde fenerle gezmeye başlar ve annesinin odasına girer. Annesi odanın içindedir ve ayaktadır. Rose’a kendisine niye yardım etmediğini sorar. Rose annesine “Sen bir hayalsin, gerçek değilsin, kafamın içindesin” deyip odadan çıkarken annesinin içinden 3-4 metre boylarında gülümseyen bir yaratık çıkar ve evin içinde Rose’u kovalamaya başlar. Rose elindeki feneri bu yaratığa fırlatır ve canavarı yakar. Evden çıkar ve Joel’in yanına gider. Joel’e “Her şey bitti” der ama Joel’in yüzünde o gülümsemeyi görür. Hemen evden kaçmaya çalışır ve kapıdan çıkar. Bir anda kendini ormandaki evlerinin önünde bulur, Joel’den saklanmak için evin içine girer. Joel gelip kapıyı çalar ve aslında o şeyin Joel’e musallat olmadığını, Rose’u kurtarmaya çalıştığını görürüz. Ancak Rose eve girmiştir, evde o yaratık Rose beklemektedir ve onun bedenine girer. Joel kapıyı kırar içeri girer ve Rose’u arkası dönük bir şekilde bulur. Rose’a seslenir, Rose arkasını döner. Rose’un yüzünde o gülümseme vardır... Film böyle biter.