Uzuun süredir yazı yazmıyordum. Evet, korktuğumdan bazı duygu ve hislerimi dile getirememenin verdiği o hissiyattan nasıl kurtulacagıma dair hiçbir fikrim yok. Yazarsam devamı geliyor ama yazmadan once de hep tedirgin oluyorum artık. Benim hayatım bu sınıra kadar gelmişse sanırım bir sorun var, Bi yerlerde bir anlaşmazlık var, kendimden kacıp tekrar kendine donme istegi beni cok yoruyor. Yalnız kalmak artık benim için bir meziyet değil artık bununla mutluyum. Artık birini aramıyorum, aradıgım herseyin bende saklı oldugunu anladım cunku, kendi kendimin yaralarını saracak olan yine benim. Gece yatmadan once inancım ve ben kalıyorum butun yasanmıslıkların ardından bana kalan bir tek onlar bir sefil gibi değil mi? Ait hissetmiyorum kendimi hiçbiryere heryer benimmiş gibi ama hiçbiryer benim değilmiş gibi, kaçsam gitsem, çölde Bi bedevi olsam, norvecte parasız pulsuz gezip yine de aurora'yı izleyip kahvemi içsem hersey cozulecekmis gibi veya o yolda inseydim,, Ne zaman bitecek bu yollar, bir yola cıkısın beni nasıl etkilediğini kafamdan neler gectigini anlayamazsınız, o gittiginiz yollardaki gökyüzü ve dağların enginliğinin yerini hiçbirşey dolduramaz ha birde gün yeni doğarken ki arabanın camlarından süzülen güneş parçalarınızın gozunuze vurdugu dakikalar, ne fevkaladedir durdurmak istersin zamanı o an ileri gitmek istemezsin biliyorsun cunku yolun sonunda ışık olmadgını ama buna mecbursun cunku bu senin kaderin cunku bu ismet özelin 'herseyi düzeltmeye kalkışmanın yok ettigi' şiirindeki meçhul halin
Yorum Bırakın