Yaz insanıyımdır ben, kışı pek sevmem. Soğuk hava, kat kat giyinmek, aydınlanmayan ama çabuk kararan gündüz ve geceler,… Ruhuma uymayan bir mevsim. Ama sadece aralık ayını severim. Yani yılbaşı ağacının kurulup eve verdiği büyülü enerji ile görevini tamamladığı 31 aralık gününe kadarki kısmı.

Yeni yıl ruhunun sokaklara, evlere yansıdığı, yeşil, kırmızı renklerinin hakim sürdüğü, ışıltılı , sıcacık yeni yılı bekleme sürecidir beni mutlu eden.  Belki de çocukluktan gelme bir heves, filmlerdeki yeni yıla hazırlık aşamasına özenme, çok isteyip sahip olamadığım ağaca geç sahip olmam ve onu süsleme heyecanı,… Sebebini tam çözemediğim ama bana çok huzur veren o bir aylık zaman.  Yoksa 31 aralıkta tam olarak neyi kutladığımızı çözmüş değilim. Bir önceki yıla veda etmememizi mi kutluyoruz yoksa nelerle karşılaşacağımızı bilemediğimiz yeni bir yılı mı?  Muhtemelen birincisi değildir. Geçmişi kutlamak çok da anlamlı gelmiyor kulağa çünkü. İkincisiyse eğer, o da riskli bir kutlama. İyi ya da kötü tam olarak ne ile karşılaşacağımızı bilmediğimiz koca bir yıl. Daha başlamadan iyi dilek ve niyetlerde bulunduğumuz 365 gün. Belki en kederli senemiz, belki de en harika senemiz olacak, bilmiyoruz!

Sanırım bilmediğimiz bir yılı kutlamak değil de asıl sebep bir şeyleri kutlamaya duyduğumuz ihitiyaç. Toplanmak, keyiflenmek, eğlenmek ve hayatla ilgili motivasyonumuzu yükseltmek için tutunduğumuz günlerden biri 31 aralık günü. Tıpkı doğum günü, yıldönümü gibi günleri kutlayarak yaşamın koşturmasında bir mola vermeye çalışmak gibi. Kontağı kapatıp , rahatlamak için beklediğimiz günlerden biri. Güzel giyinmek, güzel bir sofra, güzel sohbetler, güzel müzikler, anda kalmak, derdi tasayı bir geceliğine unutmak, bizi nasıl günler bekliyor bilmiyoruz ama şuan iyiyiz, bunları sonra düşünürüz diyebilmek , yaşamaya dair güzel sebepler bulabilmek,… İşte kutladığımız şey bu aslında. Ne geçmiş, ne gelecek, anı kutlamak bizimkisi.

Umarım bu yazımı okuyan herkesin 31 aralık akşamı güzel geçmiştir, umarım bizi güzel bir yıl bekliyordur.

Sevgiyle kalın...

Not: Naçizane bir tavsiye. Yazıyı okurken "Frank Sinatra-Silent Night" şarkısını dinleyebilirsiniz. Keyifli okumalar.