Psikoloji kuramının öncüsü olan Carl Gustav Jung şöyle demiştir:” Görünüşünüz, yaInızca kaIpten bakabildiğinizde berrakIaşır. Dışarı bakanIar düş kurar,içe bakanIar uyanış yaşar."
Sizce Jung burada ne demek istemiş olabilir? Bugün her bireyin toplumun taleplerine,beklentilerine ve normlarına uyum sağlamak için belirli şekillerde davranmaya ve çeşitli maskelere bürünmeye sürüklendiğine tanık olmaktayız.Buna kendimizde dahil! Kaçınız ait olduğunuzu hissetmediğiniz bir işte kendinizi çalışıyor olarak buluyor ya da haz etmediği insanlarla uyum içinde kalarak iyi geçinmeye çalışıyor?

Çözümü güç olduğunu düşündüğümüz sorunlarımız,korkularımız,yüzleşmekten kaçtığımız o mühim şeyler aslında gerçekleri görmemize engel oluyor.

 Jung’a göre, “Bastırılan her şey varlığını başka bir yerde sürdürür, kaybolmaz ve ayrı bir kişilik sistemi oluşturur. İnsan kendinin bazen karanlık yanlarını farkedemeyebilir, bu onun personasıdır.”diyor. 

Bu ruhsal değişim ve dönüşüm aslında maskemizi bir kenara koyup gölgemizi görmezden gelmememiz ve karanlık tarafımız ile yüzleşmemiz gerektiğini bizlere öğretiyor.Kişi içinde bulunduğu gerçekliğe karşı yabancılaşma hissetmeye ve kopmaya başladıkça dışa yönelme süreci de hızlanıyor.Kendimiz için biçtiğimiz,dışarı bakarak yaşadığımız hayali bir dünyayı kabul ettikçe ,bu yaşam tarzının gerçek ve doğru olduğuna inanır, buna uygun davranmaya başlar ve düş kurmayı içselleştiririz.İşte Yung’un bahsettiği nokta da bu.
Ruhun tüm kapılarını açmakta özgürsünüz.Kendinizle yüzleşin.

Kaybettiğimiz “içimize”e yeniden kavuşabilmemiz için gereken şey belki de bir “uyanıştan “ibarettir sadece.

Sevgiler,