Japon edebiyatına girmek için seçtiğimiz bu kitapta isimleri ve şehirleri değiştirsek Ahmet Mithat Efendinin herhangi bir kitabını okuyormuş gibi düşünebilirsiniz. İsimler, şehirler ve Japon mitolojisi olmasa tam bir Osmanlı dönemi sonu yenilikçi edebi metni olarak okunur.

Zaten Ogai Mori sosyal değişimlerin yaşandığı Tokyo’yu anlatıyor bize. Türk dizilerindeki senaryolar gibi yoksul ve ihtiyar babasına bakmak için zengin bir tüccara metres olan O-Tama ve idealist ve çok başarılı üniversite öğrencisi Okada’nın aşk hikayesi ve Suezo’nun tilki gibi aklını ve manipülatif evlilik hayatını dönemin tüm dış etkilerini de hikayeye katarak aktarıyor. 

Japon edebiyatına ve felsefesine girmek için hevesle okuduğum ilk kitaptan beklediğim etkiyi alamadım.