Eşliğinde dinlenilebilecek şarkı:
<iframe style="border-radius:12px" src="https://open.spotify.com/embed/track/5ay0cvjtVAbMLOe8gTadFh?utm_source=generator" width="100%" height="152" frameBorder="0" allowfullscreen="" allow="autoplay; clipboard-write; encrypted-media; fullscreen; picture-in-picture" loading="lazy"></iframe>
...
O aşktan konuşurken kağıda bile dinletir kendini. Var olan her şey onu aşkına götürür. Yaşadığı dönemde aşk ondan sorulur ve cevabını da ondan başkası bilemez. Bu dünyadan ara ara uzaklaşan aşkı elinden tutar tekrar bu dünyaya yaşamın içine atar. Kendisi aşksız yapamadığı gibi aşk da onsuz yapamaz.
Aslında Lamia'ya yazmaz Cemil Meriç. Hayalindeki kadına veya bütün kadınlara yazmış bulunur, Lamia vesilesiyle. Hep bir sesleniş vardır cümlelerinde, anlaşılmak ister ama bunu isterken kendinden ödün vermez öylece anlaşılmalıdır. Başkalarının kendi anlayışlarıyla kendisini değerlendirmesini hoş görmez adeta tanrısal bir bakış açısıyla değerlendirilmek ister çünkü yazdıklarını bir nevi böyle bir şey olarak görür. İncil'den, Tevrat'tan parçaları hatırlatır yazdıkları çünkü büyük bir aşk barındırır. Bu aşk kimi zaman ıstırap olarak görünür kimi zaman Paris kimi zaman Balzac kimi zaman da kelimenin ta kendisidir. Kelimelerin alev aldığını düşünür yazarken bu yüzden bazen yakıcı olur. Kendine karşı da acımasızdır çünkü aşkı büyüktür onun. Bu aşkı yalnız kala kala büyütmüştür. Bütün dünyanın bilmediği ama görünce ve duyunca aşina olduğu bir aşk yaratmıştır kendine, kendinden. Aslında karşısında da bir Cemil Meriç daha çıksın istemiştir sadece. Bir Cemil Meriç daha var olmalıydı dünyada onun için. Gelip onu bulmalıydı ve aşkı eline sıkıştırıp gitmeliydi. Ama olmadı. Aşıkta maşukta kendisi oldu hep. Bütün söyledikleri kendinden kendineydi adeta anlaşılmayacağını bilerek doğmuştu. Kelimeleriyle aşkı kınından çıkarmak istedi ve kınından çıkan aşk kendi boynunu vurdu.
Bir kadına söylenebilecek bütün sözleri söylemiştir. Sözün acısını da güzelini de söylemiştir çünkü o güzelliğe acıdan varmıştır. Onda ıstırap ve aşk aynı kelimelerdir. Istırabın içinde aşkı, aşkın içinde ıstırabı yaşamıştır. Bundan dolayı ikisinin bir farkı kalmamış, çektiği acılara aşık olmuştur vücudu. Bu yüzden hep daha fazla acı istemiş ve bununla da aşkını büyütmüştür. Önce dertler önden giderek yolu açmakta onların arkasından peşisıra aşk gelmektedir. Bu ikisinin arkasından kendi de gelmek istemiştir ama gidememiş ve onun yerine bu iki kelime yaşamıştır onun hayatını. O anne babasının değil, ıstırabın ve aşkın yorulmaz çocuğudur. Şimdi de kendi yaşamasa bile ıstırapları ve aşkı hâlen yaşamaktadır.
Aziz hatırasına.
...
1.
"Ölmek istiyorum, dekorsuz, poz almadan: Batan bir güneş gibi ihtişamla değil, kaderin bileklerime taktığı prangalardan kurtulmak için ölmek."
2.
"Deha dikenli bir taç, yaratmak daima ıstıraplı. Fakat yaratamadan ıstırap çekmek daha dayanılmaz bir çile."
3.
"Ne kadar cesur olursak olalım, yokluk bizi ürkütüyor. İz bırakmadan silinmek, bir kurbağa gibi gebermek, bütün rüyalarımızla bütün acılarımızla yok olmak..."
4.
"Gideceksin. Tanrıların bazen birer birer bazen hep birden rolünü bitiren aktörler gibi sahneden çekildiği o Çin tiyatrosunda senin zavallı gölgen belki zaman perdesine bir tek defa aksedip alkışlanmadan oyuna katılan bir gölge gibi çürüyecek..."
5.
"Büyüklere yalnız acılarınla mı benzeyeceksin?"
6.
"Sürü ile acı çekmek, acı çekmemek gibi bir şey. Sürünün terk ettiği hasta bir koyun olmak güç."
7.
"Her acı ne kadar ferdî, ne derece alelalade olursa olsun insanlığın uçsuz bucaksız orkestrasında bir ahenk unsurudur."
8.
"Tanrılarının suratına tükürülen insan ne kadar şaşırırsa o kadar perişanım."
9.
"İnsan bülbül gibi şakıyamaz. Dinlenmezse susar."
10.
"Bu adam bana ne verdi? Hiç. Ne verecek? Hiç. İnsanlığa mirası? Hiç. Ama istediği zaman vaktimi gasp edebilir, neşemi gasp edebilir. Müdafaasızım."
11.
"İşkence tekerrür ettikçe işkence olmaktan çıkar, seyirci için. Ciğerinizi akbabalar kemiriyormuş. İlk şikayetiniz bir sempati çizgisi yaratabilir çehrelerde. Sonra unutulursunuz."
12.
"O kadar yalnızdım ki karanlıklarda iblisin eli uzansa minnetle sıkardım."
13.
"Benim trajedim şu birkaç satırda. Sevebileceklerim dilsiz, dilimi konuşanlarla konuşacak lakırdım yok."
14.
"Yaşamak öldürmektir ya kendini öldüreceksin, ya başkalarını. Dördüncü kişinin hayatını kurtarabilmek için üç kişiyi öldürebilmek. 'This is the question.' Ya kendine kıyacaksın ya başkalarına. Başkalarına kıymak da kendine kıymak değil mi?.. Her ölenle bir parça ben de ölürüm...”
15.
''İnsan kendi varlığını her gün biraz daha az kusursuz bir heykele benzetmek için boşuna gayret harcıyor. İçi bir zafer vehmiyle kabarırken, kaderin iblisçe kahkahası elinden çekicini düşürüveriyor. İradenin kazandığı zaferler kardan bir heykel kadar fâni. Promete'den İsa'ya kadar bütün devler er geç tasfiye edilmiştir. Yarattığınız heykel sizden başka hayranı olmayan bir kukla. En küçük dalgınlık, yılların emeğini yok etmeye kâdir.''
16.
"Benzerlerime iletecek hiçbir önemli mesajım yok. Bir vahşi gibi yaşadım, herhangi biri gibi acı çektim. Hayatımda hiçbir fevkalade olay yok: önemsiz hayal kırıklıkları, gerçekleşmemiş rüyalar, yerine getirilmemiş projeler… İşte 38 yılımın iyice sıkıcı ve hiç de ilginç olmayan hikâyesi."
17.
"Ama bütün acıları, bütün zilletleriyle kendini bir verişi var ki aşka İsa'nın 'Tanrı bir çok günahlarını affedecek onun çünkü çok sevdi.' müjdesini hatırlıyor insan."
18.
"İnsanlara ne borçluyuz? Hiç. Tesadüfen bizi tanımaları hayatlarının tek şerefi, tek hadisesi, tek manası. Onlara ne borçluyuz ki? Senin dokunduğun, seni tanıyan her şey kutsal olmasa idi."
19.
"Ellerine susuzum my darling. Entarinin temasına susuzum, kokladığın havaya. Ve sen kendilerine hiçbir şey eklemediğin, sana hiçbir şey vermeyecek olan insanların arasındasın. Bunlar sensiz yaşayabilir my darling. Ne havalarısın ne suları."
20.
"Her şeyimi, her şeyimi verdim. Sana bir zekanın enkazı kaldı. Bir zekanın ve bir vücudun."
...
"Biterek ölmek güzel şey. Başlamadan ölmek korkunç."
...
Kaynakça:
Jurnal I, II; Cemil Meriç
...
Fotoğraflar:
https://www.aa.com.tr/tr/kultur-sanat/cemil-mericin-eserleri-olumsuzdur/1173680
https://www.indyturk.com/node/196521/t%C3%BCrki%CC%87yeden-sesler/ar%C3%A2ftaki-ayd%C4%B1n-cemil-meri%C3%A7
https://oggito.com/icerikler/10-soruda-cemil-meric/8907
http://gizlenentarihimiz.blogspot.com/2016/06/cemil-mericin-nadir-fotograflar.html
https://bursamanset.com/cemil-meric-vefatinin-36-yilinda-yad-ediliyor/63684/
https://www.kimoneo.com/cemil-meric-kimdir-edebi-kisiligi-eserleri-cevirileri-hayati/
https://www.indyturk.com/node/566601/t%C3%BCrki%CC%87yeden-sesler/prof-dr-%C3%BCmit-meri%C3%A7-cemil-meri%C3%A7i-bir-hedef-olarak-de%C4%9Fil-bir-durak
https://www.gaste24.com/gundem/mutecessis-bir-fikir-iscisi-cemil-meric-h134269.html
https://halkbanktaberaber.halkbank.com.tr/okur-yazar-dusunur-cemil-meric/
http://www.hatayarge.com.tr/Cemil_Meric/?okod=38
https://listelist.com/cemil-meric-kimdir/
http://ayasophian.blogspot.com/2014/05/cemil-mericin-korluk-guncesi.html
https://halkbanktaberaber.halkbank.com.tr/okur-yazar-dusunur-cemil-meric/
sozcu.com.tr
https://twitter.com/atmacataner/status/1327249495927771137
...
Yorum Bırakın