Kadıkoyde bir otel odasına birkac gram sigaraya sattım ruhumu
Tek bir gece için dünyadaki en güzel kadın oldum, aşık oldular. Gün doğmadan katil edebilirdim hepsini. Her seferinde biraz daha yanlarında kalmak uğruna kaçmasına izin verdim bu fırsatın.
Kadıköyde bir otel odasında açtım gözlerimi baş ağrısıyla. İstanbul ne kadar yakıştın pis ruhuma. İçimdeki bütün rezalet sende var, kusmuk kokan çarpık yolların bir araya gelişi oluşturur beni zaten.
Kadıköyde bir otel odasında hiç yabancı hissetmedim kendimi. Biraz zaman önce kendini asan ancak ölmeyi bir türlü başaramayan vicdanım gıkını çıkarmadı. Çatılarda, arabalarda hatta yeterince içersem sokak köşelerinde onlarca kez kirlettiğim anıların ardından beni delirten; içimden çıkmak, çıkarken beni de parçalara ayırmak isteyen masumiyetimin bile yüzünde bir gülümseme vardı.
Kadıköyde bir otel odasına o kadar yakıştım ki geriye kalan bütün insanlığım inlemelerimin kesilmesinden sonra yakılan sigaradan birer nefes çekti. Ayaklarını uzattı ve bana baktı. İlk defa bir umudu vardı sanki yaşamaya değer bir şeyler olduğuna.
Baş ağrım, ağzımdaki acı tadım. Yokluğunu bilmiyorum lütfen beni terk etme.
Yorum Bırakın