Terapi Günlüğü: İNCİNMİŞSİN

Terapi Günlüğü: İNCİNMİŞSİN
  • 6
    0
    0
    0
  • Bir kere derin bir yara aldığında kalın bir kabukla korursun uzun bir zaman kendini. Tamamen iyileşene dek incinmemesi, yeni bir darbe almaması gerekir yaralanan yerin. Uzun bir duygusuzluk, hissizlik süreci artık hiç kimsenin bir davranışının tepki yaratamadığı, hatta davranışlarına karşı en baştan sınırları çektiğimiz, insanlara asla güvenmediğimiz bunu bir mesele haline bile getirmeden güvenmediğimiz, inanmak ya da inanmamak gibi ikileme bile düşmeden ihtimal vermediğimiz, sevmediğimiz kısacası dışarıya anlam yüklemediğimiz bir dönemdir; iyileşmeye yakın olduğumuz dönem.
     
    Sadece kendi dünyamızdaki anlamlar, surlarımızı belirler.
     
    Kalın bir kabuk, korur tenimizi. Ancak tekrar iyileştiğinde derimiz o kabuğun atılması gerekir. Yeni bir hassasiyete, hissedebilmeye izin verebilmek gerekir. Kabuk, hissetmeyi engeller.
     
    Çoğumuz yara derinleşene en kötü hale gelene dek tekrar tekrar incitiriz o yarayı, kabuk tutmasına izin vermeyiz. Sevilmeyi ararız, severiz. İnanırız, güveniriz.
     
    Yara en kötü hale gelip artık incinmeye gücümüz kalmayıp yaranın üstünü kapatıp kabuk tutmasına izin verdikten sonra da öyle alışırız ki o kabuğa bir daha hiç hissedemeyecek gibi hissederiz.
     
    Ama iyi tarafı bu doğal bir süreçtir, o kabuk hazır olduğunda kendinden düşer. Bizim yapmamız gereken sadece yeniden risk alabilmeyi kabul edebilmek ve güvenmek ama gözü kapalı bir teslimiyetle değil.
     
    İnsan, her düşüşünde denge kurmayı bir kez daha öğrenerek kalkıyor hayata.
     
     

    Yorumlar (0)

    Bu gönderi için henüz bir yorum yapılmamış.

    Yorum Bırakın

    Yorum yapmak için üye girişi yapmalısınız. Üye girişi yapmak için buraya tıklayınız.