Her şey hayallerle başladı. “Geleceğe Dönüş” filmi. “Jetgiller” v.d…
İlerleyen zaman içerisinde bu hayaller birer birer gerçek oldu. Piyasa sürülen her alete çok büyük bir hayranlık duyduk. Çıkan her aleti almak zorundaymışız hissine kapılıp her yeni çıkan aleti hemen alıp, eski aletleri hemen çöpe attık! Yaşananlar resmen bir alkol koması gibi, insanları teknoloji komasına soktu! Tükettik… Tükendik… Dünyayı teknolojik aletler çöplüğüne çevirdik!
Artık elimizdeki aletler insanlara hizmet eden değil, insanları esir alan bir tuzağa dönüştü! İnsanlara güzel vasıflarına göre değil, elindeki aletlere göre değer verilip/ değer verilmemeye başlandı! Bu aletleri kullanmayı tercih etmeyen az sayıda insan ise yadırgandı. “Akıllı telefon” dedikleri, aslında “cep bilgisayarı” olarak adlandırılmasının daha doğru olacağını düşündüğüm, bu aletler insanları birer teknoloji zombisine dönüştürdü!
Neredeyse yanındaki insanla diyalog kurmayıp, telefon mesajı ile haberleşen insanlar var! Bu teknolojini bir başka boyutu da sosyal medya… Sosyal medya denilen, bu sanal dünyada üretilen, filtrelerle süslenmiş, sanal yalanların ortağıyız artık…
Bu teknoloji komasında gelinen son nokta: yapay zekâ…
Önce insana benzeyen makineler yaptılar. Sonrasında bu makineler; yürümeye, koşmaya, hatta kendi kendini geliştirmeye başladı! Ve insanlar şöyle bir fikre kapıldı. “Yapay zekâ asla hata yapmaz!” Bu fikri insanların zihnine kim, niye yerleştirdi? Bu fikrin tartışılmaz doğru olduğuna, insanları bu kadar çabuk nasıl inandırdılar?
İnsanların zihinlerine yerleştirilmiş, insanları kontrol altında tutmaya yarayan fikirler, insanlara yerleştirileceği iddia edilen çiplerden daha etkili!
En etkiliciyi bulduğum gelişmelerden biri “yapay rahim!” Yapay rahim teknolojisi ile çocuğun zekâ seviyesi, ten rengi, göz rengi… Bütün özellikleri belirlenebiliyor! Belki de yakın zamanda yapay rahimde üretilmiş, yapay insanları aramızda göreceğiz!
Yapay zekâ; asırlardan beri gelen insanlığın bütün birikimini yok edecek! Yapay zekâ kendi düzenini kuracak! Yeni diller, yeni kimlikler, yeni ülkeler, yeni tanrılar, yeni dinler, yeni inanç kitapları ortaya çıkacak!
Bu işin sonu “Ben Robot” filmindeki gibi insanların ve robotların savaşı!
Tabii robotlarla savaşacak insan kalırsa.
Umut ediyorum ki yanılırım…
Ne teknoloji zombileri…
Ne yapay zeka tanrıları….
Sadece insanlık duyguları kaybetmeden…
İnsanlığın var olması istiyorum…
Yorum Bırakın