BİR GÜN ANLAYACAKSINIZ

BİR GÜN ANLAYACAKSINIZ
  • 1
    0
    0
    0
  • İnsanlardan şikayetçiyiz değil mi ? Kendimiz dışında kalan , diğerleri olarak gördüğümüz bir kesim var . Onlara belli başlı standartlara uymazlarsa aciz olacaklarını aşıladığımız ve zoraki duruşlarla diktiğimiz belli başlı ruhlar . Belli bir kalıba oturtmaya çalıştığımız , öyle olmadıklarında kabul görmeyeceklerini hissettirdiğimiz ve gerçek duygularından uzaklaştırıp belli bir role oturttuğumuz insanlardan bahsediyorum . Şu an yakındığınız pek çok şeyi , çoğulcu bir ses ile haykırdınız o insanlara . Erkekler ağlamaz , kıskanır , sahiplenir , korur , çabalar , maço olur . Kadınlar zarif olmalı , bedenleri çekici olmalı , yerine göre erkeğine haz vermeli , yerine göre bu duygudan tamamen noksanmış gibi davranmalı gibi iğrenç kalıplarla insanları zorundalıklara ittiniz . Onlara , gerçekten sahip olmaları gereken bir alan bırakmayıp , kalabalığın gözünde taşımaları gereken , ruhlarına uygun olup olmadığı belirsiz , hazır oldukları ya da olmadıkları şeyleri dayattınız . Sonrasında da karşılarına geçip , önceden şekillendirdiğiniz şeylerle bir güzel alay ederek , kınayarak , onları içinden çıkılmaz bir odaya hapsedip kendi dünyalarına ve çözmesi zor anlamsızlıklara , değişim süreçlerine , başka bir şey olmazlarsa ezileceği karanlıklara sürüklediniz . Duygularından arınmış , başkalarına göre şekil alan , kendi manalarını ve özelliklerini yitirmiş kuklalar yarattınız . Şu an , onların duyguları saplantılı , ucube , takıntılı ya da ürkütücü geliyor değil mi sizlere ? Ürkütücü olan ne biliyor musunuz ? Yapacağınız tüm kötü şeyleri yapıp , insanları zedeleyip , onların ruhlarını çürüten iğrenç bir çoğunluk olarak , sütten çıkıp ak kaşığı oynamanız . Her şeyin saflığını ve masum süreçlerini kaosa sürükledikten sonra uzaktan , ürpermiş gözlerle bakıp oynadığınız o masum rolü . Etrafıma bakıyorum , doğaya , çevreye , etkileşim alanlarına , sosyal medyalara . Ne istediklerini bilmeyen ve  duygularından çekindikleri için korkunç tavırlara bürünmek zorunda kalmış insanlar görüyorum .  İtilmemek , zarar görmemek , incinmemek ve incitmemek adına başkalaşmış insanlar . Onları ittiğiniz o karanlık çukurların vebalini gerçekten ödeyemezsiniz . Sürekli bahane ettiğiniz o tanrısal adalet duygusu bile , bunca ruhu çamura bulamanın karşılığı değil üzgünüm . Sizler , hassaslık olgusunu ve vicdanı köreltmiş tuhaf bakışlar doğurdunuz ve tohumlarınız gerçekten lanetli . Dışlama ve baskı dayatarak avucunuzda ezdiniz ruhları . İnsanlar belli bir olgunun veya durumun parçası olamadıklarında eksik hissettiler sayenizde . Yabancılaştırdınız onları . Bir çok hataya sürüklediniz insanları .  Sonra da üzerlerinden kendinizi tamamladınız bu insanların . Umarsızca güldünüz arkalarından . Hazlarınız ve eğlenceniz başkalarının ruhuna bıraktığınız geceyle bir oldu . Sizleri bir gün hiçbir ayna kabul etmeyecek biliyor musunuz ? İnsanlar , o hapsettiğiniz aşması zor kozaları kırdıklarında en ucubenin kim olduğunu gördüğü anlarda her şeyden beter çürüyeceksiniz . Omurgasızca dolaşan ruhlarınıza dar gelecek bedenleriniz . Çünkü özünüzdeki karanlık , hazlarınız tükendikçe sizi de yutacak . Bir gün kalıplar ve korkunç zorbalıklarınız bittiğinde sizler de yalnızlığı tadacaksınız . Arşa çıkmış egolarınız dibe çöktüğünde diğerleri kadar mücadele edemeyeceksiniz . Hayat sizi canlı canlı yutacak . İşte o zaman , tüm bu yaptıklarınızı uzun uzun seyredeceksiniz . Hayatın film şeridi gibi gözlerinizin önünden geçmesi olayı , bir vicdanı mahkemedir aslında . Hiç kapınıza uğramamış bu duygu ile cayır cayır tutuşacaksınız . Cehennem sönük kalacak yanında . Kendi ütopyanızın zehrini soluduğunuzda , her şey çok açık ve acıklı olacak . O zaman anlaşılmayı anlayacaksınız ve diğer duyguların gereğini . Çok geç olacak . Çünkü duygularınız bile sırt çevirmiş olacak hilkat garibesi egolarınıza . Bir gün , bir gün anlayacaksınız ...


    Yorumlar (0)

    Bu gönderi için henüz bir yorum yapılmamış.

    Yorum Bırakın

    Yorum yapmak için üye girişi yapmalısınız. Üye girişi yapmak için buraya tıklayınız.