KAPALI GÖZLERDE AYDINLIK

KAPALI GÖZLERDE AYDINLIK
  • 0
    0
    0
    0
  • Kapalı gözlerimle daha aydınlık şeyler görmenin hüznündeyim bu aralar . 

    Gözlerimi açtığımda gördüklerimin tadı , daha bir bozuk . Renkler karmaşık , günler boğuk , havalar belirsiz . Ufacık bir umutla açmış aptal bir çiçek gibi hissettiriyor her şey . Tutunulan bu garip umutların beni savurduğu tekinsiz duraklarda bir gram sevgi yok . Akışına kapılacak bir tutam rüzgar yok . Yolunda bir ışık yok . Baksan , tutunacak bir dal bile yok . Soracaksınız bana biliyorum '' Bunun nesi umut ? '' diye . Her şeyin ortasında hiçbir şey gibi hissettiğin bir noktada , seni canlı olduğuna inandıran en boktan şey bile umuttur .  En acı umutlardan biridir ama olsun . Onun varlığı yarını getirir . Yarın bir halt getirmese de orada olmasını sağlayan tek şey bu acınası umuttur . Bahsettiğim bu bataklık rutinini anlamak biraz güç belki kimisi için . Biraz içine edilmiş ihtimaller , biraz fazla abartılmış beklentiler , biraz acısı kusulamamış süreçler , biraz da yıpranma payı . Kimyası vasat bir birleşik olsa gerek değil mi . Öyle tabii . İçine çekilmeden , bıraktığı hasarı ve kusuru anlayamazsın . Gözlerinin değil de , onları örten göz kapaklarının renkli  bir hal aldığını görmeden bilemezsin . Mimiklerinde kırışan garip bir duyguyu , yüreğinde acırken bulmadıysan empatisini yapamazsın . Bir uçurumun köşesine gitmeden , çok yüksek bir yerden düşmüş gibi hissettirir sana . Çünkü düşebileceğin en derin çukur , göğsünün ardındadır aslında . Sesini çok sevdiğin bir mevsim kuşudur kalp , zamanla terk edilmiş bir kıyıda sessiz bırakılmış hasarlı bir kaleye dönüşür . Özüne baktığın aynayı sana yabancı kılan süreçlerin , hilebaz umutları . Özetimiz bu galiba . Sarhoş bir kalem gibi çizginden çıkarsın , çizgin de senden çıkar . Her iki çizgi de ne bir yola girer ne bir satırı takip eder . Gittiği her noktanın omzuna binmiş ağır bir yük olur duygun . Göğüne tutunamamış bir yağmur damlası gibi  yeryüzüne düşmenin karmaşasını yaşarsın . Toprak seni emer ,  sen bir şeyi beslerken yok olursun . Hayat bazen böyle hissettirir işte . Aynı süreci koşturan sarkaçların vardır . Akrep ve yelkovan . Ama zaman hep değişir . Sen ortasında boğulurken bile kendini tazeler . Umursamazlığın ortasında savrulup durdukça daha da yorulursun . Ellerinde titrer kaygıların , gözlerinde ve bir mumun ucundaki dengesini yitirmiş bir ateşte . Diyeceklerin boğazından tırmanırken , bir yudum su içip hepsini bir selde boğmuşçasına suskunlaşırsın . Bir daha da aynı heves ile konuşamazsın zaten .  Sana neyin var dediklerinde bunu hatırlarsın

    Öyle işte . Daha zifir bir hal almadan son noktasını koyalım hissiyatımızın  ...

     


    Yorumlar (0)

    Bu gönderi için henüz bir yorum yapılmamış.

    Yorum Bırakın

    Yorum yapmak için üye girişi yapmalısınız. Üye girişi yapmak için buraya tıklayınız.