Advertisement

Varoluş, Tanrı Ve Yalnızlık Üçgeni

Varoluş, Tanrı Ve Yalnızlık Üçgeni
  • 0
    0
    0
    0
  • Bu yazı AllegroExpress yazarlarından Berhan Taş tarafından yazılmış olup 21.03.2025 tarihinde yayına alınmıştır. 

    Liseyi, okula geç kalıp sınavlarda ezber yaparak zar zor geçirdi. Aslında ortaokulda çalışkan bir öğrenciydi. Hatta bilgi yarışmalarında okulu temsil ettiği zamanlar da oluyordu. Ama lise zordu! Vücudunda ve kafasında yaşadığı değişimlerle yüzleşmiyor, yeni düşünce akımlarına teslim oluyor ve bundan keyif alıyordu. İçince kokusu anlaşılmasın diye bir deste maydanoz yediği biralar, sigara, mastürbasyon, futbol, bahis ve benzeri bütün bağımlılıklar bu çalışkan, zeki öğrenciye kolayca entegre oluyordu.


    Liseden sonra dershanede de benzer durumlar yaşandı. Zincirin halkasına bu sefer platonik bir aşkı ve onun mücadelesini de dahil edersek... Üç yıllık dershane mesaisi ve yorgunluğu, çevresinde ve ailesinde ona karşı bir saygı eksikliği yaratmıştı. Bir lokantada asgari ücretle çalıştığı zaman, aslında zamanın hiç de hızlı geçmediğini fark etmesi, gençliğinden yedi yıl götürmüştü.


    Şimdi karşısına liseye yeni başlayan, bıyıkları terlemiş bir ergen çıksa da onda bir farkındalık yaratsa... On ikinci birasını devirdikten sonra, bu yazdıklarım bir film şeridi gibi zihninde bulanıklaştı.


    “Tanrıyla konuşsam, ondan gençliğimi yeniden istesem ayıp olur mu?” deyip gülümsedi.
    “Ya da kafamı annemin rahmine sokup geri dönmeye mi çalışsam?”
    Annesi, ön sevişmesiz on çocuk yapmıştı ya, kabul etmezse diye bir bira daha açtı.


    Yüksek enflasyon, belirsizlik, kaygı ve varoluşsal sancılar...
    "Aldırma, geçer..." deyip kendini yine yatıştırdı.


    Sonra asıl soru çıktı defter-i kebir’inden:
    “Neden bu birayı tek başıma içiyorum ve neden varoluşsal sancılarımı kendime anlatıyorum?”
    “Tanrıdan önce birine anlatsam belki bir çözümü vardır. Hem boşuna Tanrı’yı rahatsız etmemiş olurum.”


    “Sahi, mastürbasyon yaparken hayal ettiğim kadınlarla neden hiç sohbet etmedim?”
    “Neden bu kadar yalnızım?” deyip sustu...
    Ve tatil gününü böyle geçirdi.


    Yorumlar (0)

    Bu gönderi için henüz bir yorum yapılmamış.

    Yorum Bırakın

    Yorum yapmak için üye girişi yapmalısınız. Üye girişi yapmak için buraya tıklayınız.