Aynı göğün altında farklı yıldızları seyrediyorsun unuttuğun bir duaydı senin yeryüzüne gelmeden önce-
yolumu kesiyor durmadan
adımı unutturuyor
farklı bir dilde söylüyor
yalın ayak dolaşmam lazım şimdi
bildiğim tüm doğruları bırakarak
çocukluktan kalma
gözlerimdeki telaş
bencilliğim
sevgim
yılgınlığım savrulan bir karahindibadır belki totem yaptığım
totemlerimi bir gül dalına astım
mayıs kırmızı bir gelinciği andırıyordu
ve öpüyordum durmadan
o an hatırladım
içimdeki sancı
bana daha doğmadan bahşedilmişti
ve ben kabul etmiştim
toprağım kuraktı ve kök vermem beklenirdi
inattı her bahar ayaklanırdı içimde yaşamak bir düşü doğururdu
ve bir düşü öldürürdü .
Beyza Çancı
Yorum Bırakın