Henüz Daha Beyaz Perde Tarafından Keşfedilmemiş Kitaplar

Henüz Daha Beyaz Perde Tarafından Keşfedilmemiş Kitaplar
  • 2
    0
    0
    0
  • Anlattıkları ile bizlere kelimenin tam anlamıyla yazılı yoldaşlık eden bu kağıt parçalarının birçoğu, beyaz perde tarafından keşfedilerek film haline getirildi. Birçoğu da henüz daha beyaz perde tarafından keşfedilmeyerek yazılı bir şekilde bizlere yoldaşlık etmeye devam ediyor. Beyaz perdenin keşfine uğramayan bazı kitapları sizler için derlemeye çalıştık.

    1. Beyaz Zenciler (Ingvar Ambjornsen)

    Kendi içlerinde benimsedikleri Rock'n Roll dünya görüşünü ve serbest hayat tarzlarını gerçek hayatlarına yansıtmaya çalışırken çatışmalara düşen üç çocukluk arkadaşının hikâyesinin anlatıldığı bu eşsiz eser, Norveçli yazar Ingvar Ambjornsen'in yalın anlatımı ve akıcı üslubu ile birlikte Yeraltı Edebiyatı kategorisinde efsaneleşmiş eserler arasında yerini almıştır.

    2. Kardeşimin Hikayesi (Zülfü Livaneli)

    Kelimenin tam anlamı ile 21.yüzyılda bir sanat üreticisi olan ve hemen hemen her alanda (müzik, edebiyat, sinema) eserler ortaya çıkaran başarılı sanat insanı Zülfü Livaneli, kaleminin yüceliğine dayanarak ortaya çıkardığı "Kardeşimin Hikâyesi" isimli eserinde bizleri duygudan duyguya sokarak kardeşlik, aşk fedakârlık kavramları üzerine düşünmeye gark ediyor.

    3. Kırmızı Saçlı Kadın (Orhan Pamuk)

    Yazılı edebiyat alanındaki başarısını almış olduğu Nobel Edebiyat ödülü ile kanıtlayan başarılı yazar Orhan Pamuk, daha önceki eserlerinde sürekli işlediği kuşak çatışması konusunu, bu eserinde de ustalıkla ele almış. Akıcı bir üslup ve yalın bir dille harmanlanan ve okuyucuda heyecan uyandıran bu hikâye de diğer kitaplar gibi beyaz perde tarafından keşfedilmeyi bekliyor.

    4. Ekmeğimi Kazanırken (Gorki)

    Rus edebiyatının bileği bükülmez, önemli sosyalist yazarlarından Aleksey Maksimoviç Peşkov ya da tanınan ismi ile acı anlamına gelen Gorki, takma adını kullanan Maksim Gorki'nin kendi hayatından esinlenerek edebiyat dünyasına kazandırdığı bu eser aynı zamanda bir otobiyografik roman özelliği de taşır.

    5. Tristessa (Jack Kerouac)

    Beat edebiyatının ilk mahsulü olarak kabul edilen "Yolda" isimli eserin yaratıcısı Jack Kerouac, kaleminin yüceliğine ve anlatımının samimiliğine sığınarak tamda yerli sinemamızın en sevdiği konu olan sonu belli olmayan, körlemesine bir aşk hikâyesini konu ediniyor "Tristessa" kitabında.

    6. Rahmet Yolları Kesti (Kemal Tahir)

    Yerli yazınımızda kendisini kanıtlamış bir çınar olan Yaşar Kemal efsanesinin edebiyatımıza kazandırmış olduğu "eşkıyalık" tanımını yıkarak tam tersi bir kavram ile bunu açıklayan Kemal Tahir, kaleme almış olduğu bu eserde kullanmış olduğu destansı dil ve farklı bakış açısı ile eşkıyalık kavramına yeni bir boyut kazandırıyor.

    7. Piç (Hakan Günday)

    Yeraltı edebiyatının edebiyatımızdaki en güçlü temsilcisi olan Hakan Günday efsanesine ait pek fazla bilinmeyen ancak hatırı sayılı eserlerinden birisidir Piç. Romanda 4 yakın arkadaşın hikâyesi usta bir kalem eşliğinde, zeka ile oluşturulmuş olay örgüsü dahilinde okuyucuya aktarılır. Bu hâliyle bile zekâ ile kurgulanmış bir senaryodan farksız bir eserdir. Tıpkı Hakan Günday'ın kaleme aldığı diğer tüm kitaplar gibi.

    8. Kuşlar Yasına Gider (Hasan Ali Toptaş)

    Edebiyatımızın öykü, roman ve yer yer şiir türlerinde eserler ortaya koyan güçlü kalemi Hasan Ali Toptaş, aynı zamanda bir Anadolu türküsünün sözleri olarak ta hafızalarda yer edinmiş "Kuşlar Yasına Gider" isimli romanında kullanmış olduğu sade dil ve yalın üslup sayesinde adeta okuyucusuna bir hikâye anlatmıyor, resmen onları hikâye ile bütünleştiriyor.

    Yorumlar (0)

    Bu gönderi için henüz bir yorum yapılmamış.

    Yorum Bırakın

    Yorum yapmak için üye girişi yapmalısınız. Üye girişi yapmak için buraya tıklayınız.