Antik Liman Kenti "Assos"

Antik Liman Kenti "Assos"
  • 0
    0
    0
    0
  • Bu yazımızda Çanakkale ilinin Ayvacık ilçesinin sınırları içerisinde, ünlü filozof Aristoteles'in ev sahipliği ile tanınan Antik Assos Kentini anlatacağız. Yazımıza başlamadan önce, Aristoteles'in yaşadığı dönemlerde Assos bölgesinde dersler verip bu kentin tarihsel ve kültürel öneminin artmasında büyük önem kazandırdığını söyleyebiliriz. Assos'un Tarihi Üzerine: Behramkale Assos’un tarih serüveni oldukça eskilere dayanmaktadır. Yapılan arkeolojik araştırmalardan sonra Assos’ta Tunç Çağı’dan itibaren yerleşimin olduğu anlaşılmıştır. Buraya ilk gelenlerin kim olduğu günümüzde net olarak belirlenemese bile M.Ö. 7. yüzyıldan itibaren Midilli Adası’ndan gelen Aiol kolonilerinin Assos’a gelişim ve zenginlik getirdiği belirlenmiştir. Daha sonra İ.Ö. 560 yılından itibaren Lidya Krallığı’nın hakimiyetine girdiği belirlenen Assos Antik Kenti’nde, M.Ö. 546 yılında Pers egemenliği yaşanmış olduğu görülmektedir. Mevcut Pers egemenliği sonrası bir süre Atina Kent Birliği ve Persliler arasında bir kaç kere el değiştiren Assos Antik Kenti’nde bir dönem Aristo’nun yaşadığı ve burada M.Ö. 347 yılında bir felsefe okulu kurduğu belirlenmiştir. Aristo’nun Assos Antik Kenti’nde kurduğu bu okulda yaşam bilimi üzerine çalışmalar yapılmaktaymış. Aristo’nun Assos Antik Kenti’nde yaklaşık 3 yıl kadar yaşamış olması ve bu dönemde Pavlik Kiliseleri’nin kurucusu Tarsuslu Pavlus tarafından ziyaret edilmesi nedeniyle kent Hristiyanlar tarafından kutsal olarak kabul edilmiştir. Belgelere göre, dönemin kralı Hermesias’ın bağımsızlığını yitirmesi ile birlikte Assos Antik Kenti’nde Pers hakimiyeti yeniden başlamıştır. Ancak M.Ö. 334 yılında Büyük İskender’in kazandığı zafer ile Assos üzerindeki Pers egemenliği tekrar son bulmuş. Daha sonraları yine bir çok kez el değiştiren Assos, M.Ö. 133 yılında Roma egemenliğine girmiş ve bu dönemde bölge için çok önemli bir gelişim göstermiştir. M.S. 3. yüzyılda önemini yitiren kente Bizans'ın hakimiyet kurmasıyla birlikte yeniden önemli bir konuma gelmiş ve Assos piskoposluk merkezi haline gelmiştir. Bölgenin Osmanlı hakimiyetine girmesi ise 1359 yılında gerçekleşmiş. Çanakkale ve çevresinin Sultan I. Murat’a satılması sonrası Assos Antik Kenti Osmanlı topraklarına girmiş olduğu görülmektedir. Günümüzde ise Assos Antik Kenti özenle korunan bir sit alanı iken Assos Limanı ise tatilcilerin göz bebeğidir. Assos’ta kendinizi huzurlu hissetmeniz oldukça mümkündür. Antik limanın derin sularına kendinizi bıraktığınızda, kendinizi farklı bir dünyada hissedersiniz. Antik kente çıktığınız yolculuk ise sizi kendine çekecektir. Henüz 2020 yazı için bir tatil planı yapmadıysanız, kendinizi Assos'un büyüleyici atmosferine bırakın gitsin... Gezilecek yerlerden bahsedecek olursak, Assos yakınında çok fazla alan yoktur. Zaten buralar daha çok kafa dinlemelik tatil yerleridir. Burada geçirdiğiniz zaman içerisinde Behramkale'nin sokaklarında bol bol yürüyüş yapabilir, bölgedeki butik sanat atölyeleri dolaşıp eski rum evlerinde de bolca fotoğraf çekebilirsiniz. Antik kentin tepesinde bulunan, klasik Osmanlı mimarisine zıt bir şekilde I. Murat döneminde inşa edilmiş Hüdavendigar Camii mutlaka ziyaret edilmelidir. Assos Amfi Tiyatro, Assos Antik Kenti içerisinde aslına uygun bir şekilde yeniden ortaya çıkarılan yapılardan biridir. Kentin güney kısmında karşısına Midilli adasını almış bir şekilde kurulan amfi tiyatro aslında zamanında 2500 izleyiciyi ağırlayabilecek kapasitede önemli bir kültür sanat merkeziymiş. Assos Antik Kenti içerisinde bulunan Nekropol 9 yüzyıl boyunca mezarlık olarak kullanılmış. En eski zamanlara tarihlenen gömülerde cesetlerin yakıldığı ve küllerinin küpler içerisinde saklanarak gömüldüğü anlaşılmış. Sonraları ise lahit mezarlar kullanılmaya başlanmış olduğu biliniyor. Assos Antik Kentinin en dikkat çekici ve hatta en güzel noktası ise kentin en yüksek noktasında bulunan Athena Tapınağı. Yapılışı M.Ö. 525 yılına tarihlenen Athena Tapınağı, adından da anlaşılacağı üzere baş tanrı Zeus’un kızı tanrıça Athena’ya ithafen yapılmıştır. Anadolu’da bulunan tek dorik sütunlu tapınak olan Athena Tapınağı’da aslına uygun bir şekilde restore edilip baştan hayata döndürülen yapılardandır.  

    Yorumlar (0)

    Bu gönderi için henüz bir yorum yapılmamış.

    Yorum Bırakın

    Yorum yapmak için üye girişi yapmalısınız. Üye girişi yapmak için buraya tıklayınız.