Anavatanından Kopuk Bir Şehir: Kaliningrad

Anavatanından Kopuk Bir Şehir: Kaliningrad
  • 0
    0
    0
    0
  • Anavatandan uzak ama anavatan için çok önemli topraklar, bir şehir ve onun ilginç hikayesi; Kaliningrad

    Sovyetler Birliği’nin dağılıp Estonya, Litvanya ve Letonya’nın bağımsızlıklarını ilan etmesinin ardından anavatan topraklarından ayrı kalan Kaliningrad’ın farklı hikayesi ile karşınızdayız.

    İkinci Dünya Savaşı’nın iki başrolü Almanya ve Sovyetler Birliği arasındaki savaşın en kritik noktalarından biri olan Kaliningrad, nasıl oldu da anavatanından ayrı kaldı? İkinci Dünya Savaşı’nı Almanya her ne kadar kaybetmiş olsa da en ağır bir yenilgilerden birini de Sovyetler Birliği aldı. Bu ağır yenilginin ardından Sovyetler Birliği bir anlamda kendisini ileride oluşabilecek sıkıntılar nedeniyle sağlama almak için kaybettiği Kaliningrad’ın kendisine verilmesini istedi (Savaş öncesinde bu bölge Doğu Prusya yani Almanya’nın parçasıydı). Uzun tartışmaların ardından tabiri caizse ortam daha da fazla gerilmesin diye bu talep kabul edildi. O dönemden sonra da büyük tartışmalar devam etti, ki bu süreç içinde aslında birçok detay var ama sizi çok fazla bu detaylarla boğmayacağız.

    Her şey bir şekilde Sovyetler Birliği’nin dağılmasına kadar devam etti, o tarihi an geldi ve çattı. Sovyetler Birliği dağılıp Estonya, Litvanya ve Letonya’nın bağımsızlıklarını ilan etmesinin ardından Kaliningrad’ın değeri bir anda arttı. Almanya, Polonya ve Litvanya bu toprakları kendi sınırlarını dahil etmek istedi ancak Rusya uzun ve gerilimli görüşmeler sonunda bu toprakları kendi sınırlarında tutmayı başardı. Ancak kendi sınırlarını derken, Kaliningrad bugünkü sınırlarına ulaştı. Yani Rusya’nın ana topraklarıyla kara bağlantısı olmayan bir şehre dönüştü.

    TARİHİ KATEDRAL VE DANS EDEN ORMAN

    Kaliningrad bu tartışmalı ve çalkantılı tarihinden sonra günümüze gelelim… Rusya’dan kopuk, Alman kültüründen çok etkilenmiş bu şehirde bizleri neler bekliyor?

    Tarihi boyunca hem Alman hem de Rusya ile çok sıkı bir bağı bulunan şehirde, bunun etkilerini hemen fark ediyorsunuz. Alman filozof Immanuel Kant’ın dünyaya gelip yaşadığı, kehribar zenginliği ile tanınan Kaliningrad’ın en turistik noktalarından biri Katedral binasıdır (Katedral Müzesi). 14. yüzyıla kadar geçmişi olan, İkinci Dünya Savaşı’nda büyük hasar alan ancak yenileme çalışmalarının ardından son halini alan Katedral, şehrin en görkemli yapılarından biri. Ayrıca katedral binalarının içinde Immanuel Kant’ın mezarı da bulunmaktadır.

    Şehrin yetiştirdiği en önemli isimlerden olan ünlü filozof şehrin değerini belki biraz abartmış olabilir ama şu sözlerle ifade etmişti: "Kaliningrad gibi bir şehir, hem insanların, hem de dünyanın bilgisinin zenginleştirilmesi için uygun bir yer olarak kabul edilebilir."

    KALİNİNGRAD BİR KEHRİBAR CENNETİ

    Şehirde görmeniz gereken iki önemli müze de bulunuyor. Bunlardan biri Dünya Okyanusu Müzesi… Burada Rus donanmasına ait B-413 isimli bir savaş denizaltısının içinde bulunma şansına da sahipsiniz. Diğer görmeniz gereken müze ise Kehribar Müzesi. Dünya kehribar rezervlerinin çok büyük bir kısmı bu küçük topraklarda bulunmaktadır.

    Kaliningrad sınırları içerisinde bir de UNESCO Dünya Mirası listesinde yer alan doğal bir alan bulunuyor. Kaliningrad’dan başlayıp Litvanya’ya kadar devam eden dar ve uzun bir sahil olan Kuron Dili… Kuşların göç yolu üzerinde olan, sahil boyunca kum tepeciklerden oluşan Kuron Dili’nde Dans Eden Orman’ı da görme şansınız var.

    Kaliningrad sessiz ve küçük bir şehir olmasına rağmen farklı kültürlerle harmanlandığı için farklı mimarisiyle dikkat çekiyor. Şehirde gezerken zaman zaman bir İskandinav başkenti ya da Alman şehrinde olduğunuzu hissedebiliyorsunuz.

    İskandinavya’nın güneyi, Baltık ülkelerinin çevresinde yer aldığı için Kaliningrad bu bölgeleri ziyaret etmek isteyenler için de bir avantaj. Kaliningrad üzerinden İskandinavya ya da Baltık ülkelerini ziyaret etmek de oldukça kolay. Biraz masraflı olabilir ancak bir Baltık ya da İskandinavya turuna buradan başlanabilir.

    Özel statüsü nedeniyle kafa karıştıracak bir konu da vize… Rusya topraklarından kopuk da olsa bu küçük şehre Türkiye’den gidebilmek için Rusya vizesi almanız gerektiğini de belirtelim.


    Yorumlar (0)

    Bu gönderi için henüz bir yorum yapılmamış.

    Yorum Bırakın

    Yorum yapmak için üye girişi yapmalısınız. Üye girişi yapmak için buraya tıklayınız.