*Bu röportajımızı yazarımız Ceren Durmaz gerçekleştirmiştir.*
Kendi yatak odasında “Jungle” isimli şarkısını seslendirdiği videoyla birlikte dikkatleri üzerine çeken ve sonrasında hızla üne kavuşan Avustralyalı genç müzisyenle yaptığımız röportajı aşağıya bırakıyor ve keyifli okumalar diliyoruz.
You can also find the English version at the end.
1. Neredeyse 10’dan fazla enstrüman çalabildiğini biliyoruz, aynı zamanda da daha sadece 24 yaşındasın ve buna rağmen müzik dünyasında inanılmaz hızlı bir başarı yakaladın. Tüm bunlar nasıl gelişti bize anlatabilir misin?
Daha 13 yaşındayken açık mikrofon gecelerinde çıkmaya ve “gruplar arası savaş (battle of bands)” etkinliklerine katılmaya başlamıştım. Liseyi bitirdikten sonra da sokak sanatçılığı yapmaya başladım. Sokak sanatçılığı yaparken kimse sana vaktini ayırıp seni dinlemek zorunda olmuyor, bu yüzden insanların ilgisini nasıl çekeceğimi öğrendim ve sonrasında da kendime sokaktan organik bir kitle oluşturdum.
2. Bu hızlı başarı hayatını nasıl etkiledi? Herkesin gözü önünde olmanın sıkıntılarını yaşıyor musun?
İnsanların beni sokakta görüp tanımasına alışmam biraz zamanımı aldı ama tabii bu kariyerle birlikte gelen bir durum sonuçta. Yaptığım müziği dinleyip beni destekleyen insanlar olmasaydı yaptığım ve başardığım hiçbir şeyi bu seviyede yapıyor veya başarıyor olamazdım.
3. Eğer yaptığın müzikten psikedelik ve alternatif rock olarak bahsedecek olursak ilham aldığın sanatçılara kime örnek verebilirsin?
Yeni ve eski akımlardan sürekli olarak ilham alıyorum. Erykah Badu, Anderson Paak, Nina Simone, Nai Palm, Amy Winehouse, Frank Ocean, John Butler… Bu isimler şu an aklıma gelen birkaçı.
4. Dinlenme sayılarına baktığında kırılma noktan olarak “Jungle” şarkısını söyleyebiliriz, peki sence bu şarkının bu kadar ilgi görmesinin sebebi ne olmuş olabilir?
Bu şarkı beni gerçekten de gündeme getirdi ve bundan dolayı hep minnettar olacağım. Açıkça söylemek gerekirse gerçekten bu şarkının niye bu kadar ilgi çektiğini ve beni buralara nasıl getirdiğini ben de bilmiyorum ama dediğim gibi, böyle olmuş olmasından dolayı çok minnettarım.
5. Yaptığın müziğin tarzını psikedelik ve alternatif rock diye tanımlamış olsak da görüyoruz ki son albümün “Flow State” jazz ve soul tarzlarından da çokça beslenmiş. Bize biraz bu albümün ortaya çıkış sürecinden bahsedebilir misin?
Ben de “akış durumu” teriminin farkına naturopath’im (doğal tıp ve tedavi uygulayan kişi) sayesinde farkına vardım. O bana “akış durumu” terimini duyup duymadığımı soruyordu ve ben de duymadığımı söylüyordum. O da bana bunun çok sevdiğin bir şeyi yaptığında senin sürecin haline gelmesi olduğunu söyledi. Mesela maraton koşucusu olan biri, o sadece koşmuyor, her şey haline geliyor, bundan ruhsal olarak bile zevk almaya başlıyor. Ressamlar resmini yaptıklarında ve kendileri de o resim olduklarında akış durumuna ulaşmış oluyorlar. Ben de müziğimi yaptığımda, yeni bir şeyler yarattığımda, gitar çalıp şarkı söylediğimde akış durumuna ulaşmış oluyorum ve aslında tüm albüm de akış durumumun erişim noktasıydı. Parçaları sadece çalmak için çaldığım bir sürü boktan kayıt denemesi geçirdim. Sonra oraya gittiğim gerçeğini algıladığım anlar oldu, boktan olan deneme sadece bir denemeydi. Mesela “Harvest Love” parçası, eski zamanlardaki gibi, kendi salonumda canlı kaydettiğim bir parça. “Pink Moon” parçasını tek seferde kaydettik, sonra kaydını düzelttik ve en tutkulu, en acı verici kısmı elde ettikten sonra “İşte bu!” dedik. “Mellow Marmalade” de tek seferde kaydı alınan bir parçaydı, intro ve outro kısımları tek seferde alındı.
6. Albüm kapaklarındaki görsel çalışmalarının da ayrı bir seviyede olduğunu söylememiz lazım. Bu kapakların tasarımları yapılırken hangi fikirlerden etkileniyorsun?
Zihnimde albüm kapağının nasıl olacağıyla ilgili bir öngörü oluyor ve her zaman bu çalışmanın, albümün genel temasını yansıtmasını veya albümde bulunan şarkılardan parçalar bulundurmasını istiyorum.
7. Senden genelde “tek kişilik grup (one-person band)” diye de bahsediliyor, ileride başkalarıyla da bir grup olarak çalışmayı düşünüyor musun?
Bir sonraki albümde tamamen bir grupla birlikte olacak ve tekrar konser verebilmeye başladığımızda onlarla birlikte bir tura çıkacağım.
8. Bizimle röportaj yaptığın için çok teşekkür ediyor ve son sorumuza geçiyoruz. Türkiye’de birçok dinleyicin var, tüm bu virüs olayları son bulduğunda turlarının birinde ülkemize de gelmeyi planlıyor musun?
Yakın bir gelecekte Türkiye’ye gelmeyi çok isterim, çünkü oraya turla birlikte daha önce gelmedim ve yeni yerlerde konser vermeyi her zaman çok sevmişimdir.
Tash Sultana’ya bir kez daha buradan Listenary ailesi olarak teşekkürlerimizi ve sevgilerimizi iletiyoruz!
English Version:
1. We know that you can play almost more than 10 instruments; also you are 24 years old and have achieved incredibly fast success in the music world. How did all these events develop, how did your music life begin?
I started playing open mic nights and doing battle of the bands from when I was 13. I started busking after I finished high school. Nobody has to stop and give you their time when you’re busking so you build and organic audience from the street and learn how to keep peoples attention.
2. How did this rapid success affect your life? Do you have difficulties due to being in the public eye?
Its taken me some time to use to being approached on the street but it just comes with the career. Without the people who listen to my music and support it I wouldn’t be able to do any of this to the level I am doing it al
3. If we talk about the music you make as psychedelic and alternative rock, who can you give as an example to the people you got inspired?
I get inspired constantly by new and old acts. Erykah Badu, Anderson Paak, Nina Simone, Nai Palm, Amy Winehouse, Frank Ocean, John Butler… these are just a few that come to mind.
4. When we look at the streaming numbers of the song that we can call as your breaking point “Jungle”, we see that it has really huge numbers. Why does this song get so much attraction, what do you think about that?
It’s the song that launched me into the spotlight so for that I’ll always be grateful. I honestly don’t know why it got so much attention and the traction that it did but I’m thankful it took off the way it did.
5. Although we have specified the style of the music as psychedelic/alternative rock, we can say that the last album "Flow State" is literally fed by the sounds of rock, jazz, soul and many more. Can you talk a little bit about the creation of this album?
I became aware of the term flow state by my naturopath actually. She was saying “have you heard about flow state” and I was like no. She said it’s when you do something that you love so much that you become your process. Someone that’s a marathon runner, they’re not just running, they become all of that, even spiritually and receive pleasure and a high out of it. When painters paint and they become the painting, that’s accessing flow state. When I play music, when I create music, play guitar and sing, I access my flow state and that whole album was the access point of my flow state. I had a lot of shit sessions though where I was just like playing the parts to play the parts. Then there are moments where I captured the fact that I just went right in there. Some of that shit is one take. Like Harvest Love is a live take in my lounge room like old times. Pink Moon was one take that we refined and got the most passionate and most painful part and we went that’s the one. Mellow Marmalade, same thing that was one take, the intro and the outro were all one take.
6. Your album artworks are also in a different level, from which ideas do you get inspired in the process of designing these covers?
I have a vision in my mind of what the artwork is going to look like and I always want it to reflect the overall theme of the album or take from pieces of individual songs. I work closely with a couple artists and we take months getting it just right.
7. You have a title of “one-person band”, do you think about getting another band member sometimes?
This next album is almost entirely with a band and I’ll be touring with them once we are allowed to get back on the road.
8. We want to thank you for interviewing with us! Lastly, we can say that you have lots of listeners in Turkey, do you also think of coming here in one of the tours you will do after the issues about Corona-Virus are over?
Would love to come to Turkey in the near future as it’s a place I haven’t toured yet and I always like playing shows in new places.
Once again, we want to thank and send our love to Tash Sultana as the Listenary family!
Ülkeye gelse ne güzel olur, mümkünse şöyle bi büyük şehirler arası turne 😀