Geoffrey Chaucer - Canterbury Hikayeleri

Geoffrey Chaucer - Canterbury Hikayeleri
  • 3
    0
    0
    0
  •      

    Canterbury Hikayeleri, Geoffrey Chaucer tarafından yazılan Orta Çağ'da hacılar tarafından Aziz Thomas Becket'ın mezarına yapılan ziyarette hacıların birbirlerini eğlendirmek için anlattıkları hikayelerdir. Chaucer aslında bu eseriyle o dönemin toplumunu, insanlarını, yaşam tarzını ve ahlak anlayışını kendi mizahıyla eleştirir. Bu tarz bir eylemi Orta Çağ'da yapmak büyük cesaret örneğidir çünkü o dönemler karanlık dönemler olarak bilindiği için ve kilise baskısının çok fazla olduğu bir zaman diliminde dini eleştirmek herkesin yapabileceği bir iş değildir. Hacıların birbirlerine anlatmak için tasarlanmış 4'er tane hikayesi vardır ve hepsi bir araya geldiğinde 120 hikayenin ortaya çıkması planlanmıştır. Ne yazık ki Geoffrey Chaucer eseri bitirmeden öldüğü için eser yarıda kalmıştır ve günümüze 24 hikaye taşınmıştır. Chaucer Canterbury Tales adlı eserinde Hristiyanlıkta ölümcül günah olarak görülen açgözlülük ve şehvet gibi günahları gözler önene serer. 

    Canterbury’ye doğru yola çıkan bir hacı kafilesi, aralarında bir yarışma düzenler. Yolculukları boyunca her biri hikaye anlatacaktır. Hikâyesi en çok beğenilenin bedava bir yemek kazanacağı da ilan edilince, Bath’lı Kadın, Afnameci, Vaiz, Üniversiteli ve farklı sınıf ya da mesleklerden yolcular kıyasıya bir yarışa girer. Chaucer'ın yarattığı karakterler gerçek hayatın içinde yer alan kişilerdir. Yazar karakterlere mizah ve hoşgörü eklemiştir ve bu özellikler karakterleri hem eğlendirici hem de eğitici yapmıştır. Chaucer eserinde ünlü kahramanlar yerine günlük hayattan farklı toplumsal sınıftan kişileri yerleştirmiş ve bu, eseri daha ilgi çekici yapmıştır. Taşlamalar ve alaylar, ironiler eserde bolca göze çarpmaktadır. 

    Chaucer konunun üslubunu, değişkenliğini ve insanın doğasındaki karmaşıklıkları eserlerine aktarmada çok ustadır. Latincenin kullanıldığı bu dönemde Orta Çağ İngilizcesi ile yazılması da eseri diğerlerinden farklı kılmaktadır. Chaucer, Shakespeare öncesi İngiliz debiyatının en büyük şairlerinden biridir. Ayrıca, bazı edebi çevrelerce İngiliz edebiyatının babası olarak da kabul edilir. İngilizlerin “bizim Homeros’umuz”, “bizim Goethe’miz” sözleriyle övdükleri kişinin de Geoffrey Chaucer'dır. 

    Hem edebiyat alanında hem de dil alanında çağının gereksinimini karşılamış hatta daha da öteye gitmeyi başarmıştır. Anglo Saxon devri sonrası sadece köylüler tarafından konuşulan İngilizceyi, Fransızca kelimeler ile geliştirerek sadeleştirmiş ve günümüz İngilizcesine daha yakın bir dil elde etmiştir. Eser günümüze ışık tutmuş ve o zamanın sorunlarının günümüzde bile nasıl devam ettiğini gözler önüne sürer. 


    Yorumlar (0)

    Bu gönderi için henüz bir yorum yapılmamış.

    Yorum Bırakın

    Yorum yapmak için üye girişi yapmalısınız. Üye girişi yapmak için buraya tıklayınız.