Little Miss Sunshine, içinizi ısıtacak ve yüzünüzde tebessüm oluşmasını sağlayacak keyifli bir film. Amerikan bağımsız sinemasının güzel örneklerinden olan bu filmin oyuncu kadrosunda Abigail Breslin, Paul Dano, Steve Carell, Alan Arkin, Greg Kinnear ve Toni Collette yer alıyor. Hatta Breaking Bad dizisinden tanıdığımız Bryan Cranston (Walter) ve Dean Norris (Hank)'i ufak rollerde görüyoruz. Ayrıca film zamanında bolca ödüle sahip olmuştur. En İyi Yardımcı Erkek Oyuncu Oscar'ını büyükbaba rolündeki Alan Arkin ve En İyi Özgün Senaryo Oscar'ını ise Michael Arndt kazanmıştır.
Tek bir ailede birbirinden farklı amaçları ve sorunları olan 6 insan. Ve hepsi ailenin küçük kızını güzellik yarışmasına götürmek için yola çıkarlar. Kazanma ve kaybetmeyi kafasında somutlaştırmış bir baba, sürekli sükuneti sağlamaya çalışan bir anne, aşk ve iş hayatında başarısız olduğu için intihara teşebbüs etmiş bir dayı, savaş pilotu olana dek sessizlik yemini etmiş ergen bir ağabey, uyuşturucu bağımlısı bir dede ve masum Olive; hepsi sarı bir minübüsün içerisinde.
Filmin ana temasını baba karakteri oluşturuyor diyebiliriz. Kendisi motivasyon konuşması yapan, kazanmayı da kaybetmeyi de artı ve eksilerine bakmadan sonuç odaklı gören bir birey. Etrafındaki insanların hepsi kendi tabiriyle bir kaybeden. Belki tam da bu yüzden herkes küçük kızı o yarışmaya götürmek için bu kadar çaba sarfediyor. Hiciv sanatının güzel örnekleri bulunan bu filmde herkesin yaşadığı acıyı ufakta olsa hissediyor ve bir yanınız buruk bir şekilde sizde onlarla beraber yola devam ediyorsunuz. "Kaybedenlerle" dolu bu minübüste bunu başarmakta o kadar kolay olmasa gerek.
"Acı çektiğimiz yıllar en iyi yıllarımızdır. Bizi biz yaparlar. Mutlu olunan anlar ise boşa giden zamanlardır, hiçbir şey öğretmezler."
Yorum Bırakın