Öncelikle M.O.B bünyesinde yaptığı çalışmalarla çalma listelerimizde yer edinen ve yakaladığı bu ivmeyle birlikte yakın zamanda çıkış albümü “P.A.$$$.A”yı dinleyenleriyle buluşturacak olan Jefe ile içerisinde bulunduğu yeni müzik şirketi, bugünü ve yarını hakkında keyifli bir sohbet gerçekleştirdik.
Bu röportajımız yazarımız Bekir Vedat İlhan tarafından 16.05.2021 tarihinde gerçekleştirilmiştir.
1-) Selam Jefe. Sorularımızı cevaplandırmak için bizlerle bir araya geldiğin için teşekkürler. Bir süredir gündemi meşgul eden pandemi sürecinin en çok zarar verdiği sektörlerden biri olan müzik alanında yer alan biri olarak bu süreç seni nasıl etkiledi? Bu dönemde neler yaptın?
Öncelikle röportaj için teşekkür ederim. Kendi adıma genellikle olumlu yönde etkilendiğimi söyleyebilirim. Bu süreç beni müziğim ve sürdürülebilirliği adına sürekli çalışmaya itti. Bunun yanı sıra kendimi ve çevremi daha iyi yorumlayabildiğim bir dönem geçirdim. Kısacası olmak istediğim insana birkaç adım daha yaklaştım.
2-) Geçtiğimiz günlerde “P.A.$$$.A” albümünden ilk tekli olan “Home Party”i dinleyenlerle buluşturdun ve bu şarkıyı bir kliple taçlandırdın. Klip çekimleri senin için nasıl geçti, şarkı hakkında aldığın geri dönüşler nasıldı?
Aslında pandemi dönemini benim için en iyi şekilde yansıtan çalışma diyebilirim. Bu yüzden klip küçük bir odada dönen bir takım rutinlerimizi anlatıyor. Oda da kendi odamı temsil ediyor.
Geri dönüşler ve çekim günü gayet keyifliydi. Bunun için yönetmenimiz Levon ve tüm prodüksiyon ekibine minnettarım.
3-) Dinleyiciler, Jefe ismini duyduğunda haklı olarak akıllarına Tepki geliyor. Çıkacak olan albümünde de iki düetle sana eşlik edecek olan Tepki’nin sendeki yerini, onunla olan uyumunuzu anlatmak ister misin?
Tepki ile 15-16 yaşlarımdayken müzikal açıdan bazı şeylerin umutsuz gittiği bir dönemde tanıştık. Ve şuan kariyerimi doğru adımlarla yönetmemi sağlayan en büyük destekçilerimden biridir.Her zaman birlikte üretim havası yakalayamadığımız için Kerem abi ile yaptığımız çalışmalar benim için çok özel. Bu yüzden albümde iki tane düetimiz var. Uyumumuzu özetlemem gerekirse ‘’Ben ve Tep prime döneminde Shaq ve Kobe demek’'
4-) “Bu gece karakolluk olabilirim bizi buna zorluyor kabak lastikler” sözünde de gördüğümüz üzere arabesk müziğe karşı bir ilgin olduğu gözümüze çarpıyor. Bu ilginin kaynağı nereden geliyor. İlerleyen dönemde senden arabesk temelli işler görmemiz mümkün mü?
Çocukluktan beri sokakta geçirdiğim vakitlerde sürekli aşina olduğum bir müzik türüydü. Gerek modifiyeli araç kültürü, gerek konfeksiyon atölyeleri ve esnaflardan duya duya, bugün müziğimde yer vermekten keyif aldığım bir tarz. Kendi tarzımın dışına çıkmadan doğru aranje ile arabesk ezgileri taşıyan çalışmalar yapmak isterim tabii.
5-) Seni müzik sahnesinde gördüğümüz ilk günden bu yana “Batı Yakası” çizgini koruyorsun. Dünya genelinde yükselen trap sound’a rağmen old-school sound'larla çalışmaya devam ediyorsun. Bu çizgiyi ilerleyen işlerinde de görebilecek miyiz?
Tavrım açısından pek yeni nesil hissettiğimi söyleyemem bu yüzden hip-hop benim için büyük ölçüde ruh ile alakalı bir iş. Ve ruhum çocukluktan beri bu tarzla beslenmeyi seviyor :) Bu nedenle müziğim üzerinde sürekli kendim olmak ve güncel kalabilmek arasında bir AR-GE sürdürüyorum diyebilirim.
6-) Biraz da “Jumbo” döneminden bahsetmek isterim. Jefe mahlasını almadan önce bir süre boyunca Jumbo ismiyle ürettiğini biliyoruz. Jumbo’ya dönüp kendine tavsiyeler verebilecek olsan bunlar neler olurdu?
Yaşadığın her şey tecrübedir.
Jefe ve Motive, 2016
7-) Bir süre önce bağlı bulunduğun müzik şirketiyle yollarını ayırıp, Tepki’nin öncülüğünü yaptığı “The Maze Records” bünyesine katıldın. The Maze’de bizleri neler bekliyor?
Öncelikle P.A.$$$.A albümü, devamında özgün ve büyük bi konsepte sahip label ve en merak ettiğim isim olan Bayrampaşa’dan dostum Bar-B. Ama asla bunlarla sınırlı değil şşş.
8-) 2018 yılında kaybettiğimiz Türk rap sahnesinin genç yeteneklerinden biri olan Vio’yla aynı firma bünyesinde yer almıştınız. Kendisiyle olan bir unutamadığın bir anın var mı?
Öncelikle tekrar mekanı cennet olsun. Aşkın (Vio) müzik dostluğumuzun dışında fikirlerini çok sıradışı bulduğum biriydi bu yüzden onunla yeterince vakit geçirememek her zaman içimde uktedir. Sanırım en iyisi IF Beşiktaş’taki beraber ilk sahnemizdi benim için gurur verici ve unutulmaz bi geceydi.
9-) Birçok sanatçının çakralarını açan ve onları kültüre bağladığını düşündükleri bir albüm vardır. Senin adına böyle bir albüm varsa tanışma hikayen nasıldı?
Kültüre bağlayan albüm tartışmasız Dr.Dre - Chronic’tir fakat çakralarımı açan için aynısını söyleyemeyeceğim. Dinledikten sonra yazdığım her cümleye daha da dikkat etmemi sağlayan albüm Kendrick Lamar - To Pimp A Butterfly albümüdür. Kesinlikle işlediği konular ve anlatım tekniği, bende edebiyatım açısından büyük bir yer doldurmuştur. Afilli bir hikayesi yok araştırırken dinledim.
10-) Yakın dönemde çıkacağını ümit ettiğimiz, altyapılarda Uğur Öztürk imzası göreceğimiz çıkış albümün “P.A.$$$.A” albümünden konuşmak isterim. “P.A.$$$.A” albümünde bizleri neler bekliyor?
Uğur Öztürk’ün özenle çalıştığı altyapılarının üzerine, benden ağırlıklı olarak gündelik düşüncelerimi ve hayatımı konu aldığım 9 şarkı dinleyenleri bekliyor. Bu şarkılarda bana Tepki, Motive , ve Zen-G gibi 3 özel isim eşlik ediyor ve tüm mix-mastering işlemleri Barbaros Göçmen'in elinden çıkıyor. Albüm hem benim hem de The Maze label'ının ilk albümü olma özelliği taşıyor. Müzik hayatımın en başından beri kariyerimi bir hikaye olarak yönlendirmek istiyordum ve "P.A.$$$.A" bunun için en özel başlangıç olabilir.
11-) Uğur Öztürk ismini cümlede geçirmişken, kendisiyle olan uyumuz ve başarınız hakkında konuşmak isterim. Albümün şarkı listesini bacağına dövme yaptırdığını ve en alt kısıma “Produced By Uğur Öztürk” notunu düştüğünü biliyoruz. Aranızdaki bu bağın kaynağı nedir?
Bizi bir arada tutan bu işin ciddiyetinin farkında olmamız, aynı şeyi aramamız ve kesinlikle çocukluk yaşlarımızda aynı ekolden beslenmemiz. Uğur abi klavye başındayken gözlerimi nasıl yerinden alıyorsa, ben de mikrofon başında aynısını ona yapabileceğimi gösterdim ve böyle bi enerji doğdu.
12-) Dünya rap müzik endüstrisinde “ Alman ekolü, İngiliz ekolü” gibi terimler kullanılmaya başlandığı halde sence neden ülkemiz bu seviyelerde anılmıyor? İlerleyen süreçte ülkemiz rap kültürü adına böyle bir atılım bekliyor musun?
Ekol terimi bana kalırsa uzun süredir bu işi gündemde tutabilen ve devrim getirebilen ülkeler veya taraflar için geçerli. Türkiye’de henüz son birkaç senedir gündemdeyiz ve dünyada tam manasıyla ses getirebilmiş değiliz ama mücadeleye devam. Bu atılım herhangi birimizden çıkabilir :))
13-) Son sorumuza gelmeden önce, gelecek planların hakkında dinleyicilerimizle paylaşmak isteyeceğin bir şeyler var mı? “P.A.$$$.A” albümünden sonra Jefe dinleyicinin karşısına nasıl çıkacak?
Gelecek zaman hakkında konuşmanın çok taraftarı değilim ama single çalışmaların yanı sıra yeni bir albümü yarıladım diyebilirim. Nasıl çıkacak sorusunun cevabı da kendim gibi olabilir.
14-) Röportajımızın sonuna gelirken sorularımı cevapladığın için tekrardan teşekkür ederim ve Listenary’nin mottosu “Songs to discover today.” için takipçilerimizle başarılı bulduğun 3 albümü paylaşmanı rica ediyorum.
Dr.Dre - 2001
Asap Mob - Cozy Tapes Vol.2
Reason - New Beginnings
Jefe'ye bizlerle bir araya geldiği ve sorularımızı cevaplandırdığı için teşekkür ediyoruz. Kendisini takip etmek ve yeni çalışmalarından haberdar olmak için:
Yorum Bırakın