Tanrıça; Ursula K. Le Guin

Tanrıça; Ursula K. Le Guin
  • 4
    0
    0
    0
  • 21 Ekim 1929'da dünyaya gelen Ursula, ismini doğum tarihi olan Aziz Ursula gününden almıştır. Ailesinin geniş bir kütüphaneye sahip olması sayesinde küçük yaşta okumaya ve yazmaya merak salmıştı. Abileriyle birlikte fantezi, bilimkurgu kitaplarının yanı sıra İskandinav mitolojisine de hayrandı. Ursula "bir tavşan kadar dinsiz" yetiştirildiğini söylemiştir. Gençliğinde Taozime ilgi duymuştur. Ursula, 1953 yılında Charles Le Guin ile tanışır. 1953’te Paris’te evlenirler. Le Guin kızları Elisabeth'in 1957 yılında doğmasına kadar Fransızca öğretti ve sekreter olarak çalıştı. İkinci kızları Caroline 1959'da doğdu. Çift Portland, Oregon'a taşındı; oğulları Theodore da 1964 yılında burada doğdu. Ursula’nın yazarlık kariyeri 1950’lerin sonlarına doğru başladı. Ancak çocuklarını büyütmek için yazarlık planlamasını sınırladı. Buna rağmen yazmaya 60 yıl boyunca devam etti. Ursula 22 Ocak 2018'de Portland'daki evinde 88 yaşında öldü. Oğlu birkaç aydır sağlık durumunun kötü olduğunu ve muhtemelen kalp krizi geçirmiş olabileceğini açıkladı. Aileye özel cenaze töreni Portland'da yapıldı

    Ursula’nın ilk yayımlanmış çalışması 1959 yılından yayımlanmış olan "Folksong from the Montayna Province" adlı şiiridir. İlk yayımlanmış kısa öyküsü ise 1961'de yayımlanan "An die Musik" adlı öyküdür. Her iki eseri de hayalî ülkesi Orsinya'da geçer. 1951-1961 yılları arasında Orsinya’da geçen 5 roman yazar. Ancak yayımcılar bunları reddeder. Ursula’nın ilk basılan romanı Rocannon'un Dünyası'nı 1966'da yayımladı. Sürgün Gezegeni ve Hayaller Şehri 1966 ve 1967'de yayımlandılar ve bu üç roman daha sonra Hain üçlemesi olarak bilindi. Ursula’nın sonraki kitabı ona birdenbire övgüler getirdi. O kitap 1968 yılında yayımlanan Yerdeniz Büyücüsü kitabıydı. Sonraki kitabı ise Hain Evreninde geçen Karanlığın Sol Eli’ydi. Kitap Ursula’nın feminist konular üzerine yazdığı ilk kitaptı. Bu roman, en iyi roman dalında hem Hugo hem de Nebula Ödülünü kazanarak Ursula’yı bu ödülleri kazanan ilk kadın yapmıştır. 1973'te Hugo Ödülü'nü Dünyaya Orman Denir ile yeniden kazandı. 

    1971 ve 1973’te Yerdeniz serisinin devamı olan Ataun Mezarları ve En Uzak Sahil kitaplarında reşit olma temalarını işler. 1974 yılında yayımlanan Hain Evreni hikayesi olan Mülksüzler kitabında anarşizm temasını işler. Bu kitapla hem Hugo hem de Nebula Ödülü’nü kazanır. Böylece iki kitabı içinde bu iki ödülü kazanan ilk kişi olur. Le Guin 1970'lerin ikinci yarısında çeşitli eserler verdi. Bunların arasında, Ursula’ya göre Hain Evreni'nin bir parçası sayılabilecek spekülatif kurgu dalında Balıkçılın Gözü romanı bulunur. 1979 yılında basılan Malafrena ile 1994 yılında basılan İçdeniz Balıkçısı derlemesi arasında Ursula asıl olarak daha genç bir okuyucu kitlesi için yazmaya devam etti. Ayrıca Yerdeniz'e tekrar geri dönerek En Uzak Sahil'den 18 yıl sonra 1992'de Tehanu'yu yayımladı. Bu geçen süre zarfında Ursula’nın görüşleri hayli değişmiş. Tehanu, serinin önceki kitaplarına göre daha acımasız bir tonla yazılmış ve önceki eserlerde sunduğu fikirlere meydan okumuştur. 

    Ursula uzun süren bir aradan sonra 1990'larda kısa öykülerle, 1990'da yayımlanan "The Shobies' Story" ile Hain Evreni'ne geri döndü. 2000 yılında son Hain Evreni romanı olacak Anlatış basıldı ve sonraki yıl da son iki Yerdeniz kitapları Öteki Rüzgâr ve Yerdeniz Öyküleri yayımlandı.

    2002 yılından itibaren Ursula’nın eserlerinin çeşitli derlemeleri ve antolojileri basıldı.

    Etkilendikleri ve Etkiledikleri

    Küçük yaştan itibaren okumaya hevesi olan Ursula, Carl Jung, JRR Tolkien, Philip Dick gibi isimlerden ve Taoizm dininden etkilenmiştir. Spekülatif kurgu, fantezi eserleriyle Neil Gaiman, William Gibson, David Mitchell başta olmak üzere birçok yazarı etkilemiştir.

    Tarzı

    Ursula'nın eserleri her ne kadar spekülatif kurgu olarak adlandırılsa da eserlerini sınıflandırmak kolay değildir. Eleştirenlerin Yerdeniz romanlarının çocuk kitabı olarak yorumlanması, daha az eleştiriye konu olduğunu belirtmesi üzerine Ursula "yetişkin şovenist domuzluk" ifadesiyle bu duruma karşı çıkmıştır. Birçok eserinin temel dayanağı sosyoloji, felsefeden gelmektedir.

    Temaları

    1) Cinsellik

    Cinsellik ve cinsiyet Ursula'nın bazı eserlerinde öne çıkan bir kavramdır. Karanlığın Sol Eli, Yerdeniz: Ataun Mezarları, Yerdeniz: Tehanu bu eserler arasındadır. Karanlığın Sol Eli kitabı, cinsiyet kimliği olmayan ve kısa dönemler dışı veya erkek cinsiyet olabilen çift cinsiyetli insanlardan oluşan Gethen gezegeninde geçen bir öyküdür. Belirli bir cinsiyete sahip olmamaları sosyal ilişkilerinin yanı sıra savaşın olmadığı bir toplumu tasvir eder. Ataun Mezarları kitabında ise kadın kahramanı "kadınlığın bir araştırması" olarak tanımlar. Zaman içinde cinsiyet ve cinselliğe olan yaklaşımı değişiklik gösterir. Tehanu eserinde cinsiyet ilişkilerini tekrar gözden geçirmiştir. Çünkü Tenar ile Ged'in ilişkisi bir önceki kitaba göre tam tersine dönmüştür. 1978 yılında yayımlanan Balıkçıl Gözü'nün kadını gerçekten merkezine alan ilk eseri olduğunu belirtir.

    2) Gelişim

    Reşit olmayı, manevi gelişimi eserlerinin çoğunda ele alır. Özellikle Yerdeniz ve Batı Sahili Yıllıkları gibi genç kitleye hitap eden eserlerinde öne çıkar. Reşit olmayı "Reşit olma... benim uzun yıllarımı alan bir süreçti; bu süreci yaklaşık otuz bir yaşında tamamladım ve bu süreç hakkında oldukça derin hislere sahibim. Ergenlerin çoğu da öyle. Aslında ana meşgaleleri." olarak anlatır. 

    İlk üç Yerdeniz romanında Ged'in fiziksel ve manevi gelişimini takip ederiz. Yerdeniz Büyücüsü'nde Ged'in, Ataun Mezarları Tenar'ın, En Uzak Sahil'de Prens Arren'in ergenliğine odaklanır. Öykünün sonunda Ged'in gölgeyi kendisinin bir parçası olarak kabul etmesi bir ergenliğe geçiş töreni olarak tanımlanır. 

    Batı Sahili Yıllıkları romanlarının her cildinde kahramanların reşit olma süreçlerini okuruz. Marifetler'de Orrec ve Gry halklarının sahip oldukları güçlerin iki şekilde kullanılabileceğinin farkına varırlar: Hâkim olup hükmetmek ya da iyileştirip geliştirmek.

    3) Siyasi Sistemler

    Ursula'nın eserlerinde bu kavram tekrarlayan bir temadır. Mülksüzler kitabında bu temayı ciddi bir şekilde işlemiştir. Mülksüzler bir anarşist ütopik romandır. Eser, Urras ve Anarres ikiz gezegenlerinde geçen "muğlak bir ütopya" olarak tasvir edilir. Anarres gezegeninden gelen yerleşimcilerin oluşturduğu toplum, Urras'ın refah toplumundan maddi yönden daha yoksuldur ama etik ve manevi açıdan daha gelişmiştir. Klasik ütopyaların aksine Anarres toplumu ne mükemmel ne de durağan olarak tasvir edilmiştir. Mülksüzlerden birkaç yıl sonra Balıkçının Gözü ile Ursula insan özgürlüğünü irdelemesine devam etmiştir. 

    Ödülleri

    Sayısız ödül kazanan Ursula Le Guin'in aldığı ödüller arasında eserleri için aldığı çok sayıda yıllık ödül bulunur. Yirmi altı kere aday gösterildiği Hugo Ödülü'nü altı kere, on sekiz kere aday gösterildiği Nebula Ödülü'nü altı kere kazanmıştır. Altı adaylığından kazandığı dört En İyi Roman Nebula Ödülü, bu kategoride en çok kazanan yazar olmasını sağlamıştır. 2019 yılı itibarıyla toplam ödül sayısında üçüncü, kurgu dalında eserler üzerine ödüllerde ise Neil Gaiman'ın ardından ikinci sıradadır.

    Türkçede Le Guin

    Yerdeniz Dizisi: Yerdeniz Büyücüsü, Atuan Mezarları, En Uzak Sahil, Tehanu, Yerdeniz Öyküleri, Öteki Rüzgar

    Batı Sahili Yıllıkları: Marifetler, Sesler, Güçler, Kadınlar Rüyalar Ejderhalar, Dünyaya Orman Denir, Rocannon’un Dünyası, Her Yerden Çok Uzakta, Balıkçıl Gözü, Hayaller Şehri, Karanlığın Sol Eli, Atmacanın Türküsü, Mülksüzler, Sürgün Gezegeni

     

    Kaynak


    Yorumlar (0)

    Bu gönderi için henüz bir yorum yapılmamış.

    Yorum Bırakın

    Yorum yapmak için üye girişi yapmalısınız. Üye girişi yapmak için buraya tıklayınız.