KOKUŞMUŞ KAVUN

KOKUŞMUŞ KAVUN
  • 1
    0
    0
    1
  • Hayatta herkes acısına göre olgunlaşır. Gökyüzü kimine hep gökkuşağıyken, kimine gridir.  
    Kimi kolunu kapıya çarpınca saatlerce ağlayabiliyorken; kimi bataklığın dibinden el sallar. 
    Çünkü acın büyütür seni, yaşın değil. Yaşadıkların gözünü açar, pastadaki mum sayısının fazlalığı değil. 
    Ben 35 yaşına geldim dediğinde ağzını doldurup yolun yarısı demen sökmez, 17 yaşında olup evlendirilenin gözyaşları haykırır yolun sonunu.                                             
    Daha kendin çocukken, çocuğuna hamile kaldığında yaşıtların henüz lise sonda…
    Kimi, içinde yaşar acısını, sorsan delidir. Hiçbir şey yaşamayanı alıp oturtsan karşına sanırsın en zekidir!
    Mutsuzluklar içerisinde gülümseyip çocuk kalmak her yiğidin harcı değildir.
    Dişlerini sıka sıka öğrenmişsen ağlamamayı, annesine nefret duyanı şaşkınlıkla içinde izlersin. Babasını sevmeyeni görünce gözlerin; ulan dersin, ah çekersin. 
    Gider öpersin toprağını,öyle ya bu hayatta herkes acısına göre olgunlaşır. 
    Esen rüzgâr kiminin ruhunu okşarken, kimi saçları bozuldu diye sinirlenir.
    Gecenin karanlığı kiminin bedenine işlerken; değil artık koyun, inekleri say say bitiremezken bir başkası uykunun kutsallığında çoktan kırkıncı rüyasındadır.
    Kimi kendini dolapta kalmış, kokmuş kavun gibi hissederken, bir telefon çalar mesela arkadaşın aşk acısını anlatır ona. 
    Hayat gariptir, yaşadıklarına göre olgunlaştırır. 
    Acın büyükse gülümsemen çoğalır.

    Yorumlar (0)

    Bu gönderi için henüz bir yorum yapılmamış.

    Yorum Bırakın

    Yorum yapmak için üye girişi yapmalısınız. Üye girişi yapmak için buraya tıklayınız.