Bir şeyin asla değişmeyeceğini anlatmak için kullandığımız bu sözün nasıl ortaya çıktığını hiç düşündünüz mü? Gelin birlikte bir yolculuğa daha çıkalım...

 

Şu an Eyüp Sultan mezarlığında metfun bulunan Tokatlı Ebubekir Kâni efendinin sıra dışı hikayesi.

 

1750´li yıllara gidiyoruz sizlerle Osmanlı devleti yorgun bitkin ama hala cihan hâkimi, bu kargaşanın arasında Kâni efendiyle karşılaşıyoruz kendisi o yıllarda üst düzey yetkilerde bulunmuş bir bürokrat, aynı zamanda divan edebiyatı şairi, kimseye eyvallahı olmayan hiciv ustası komedyen ve hazır cevap bir şahsiyet.

Bu özellikleri yüzünden pek sevilmeyen görev süresi boyunca da pek çok kez tayini çıkan Kâni efendi gene bir görev için bugün Bulgaristan'da bulunan Silistre’ye gönderilir.

 

Rivayet odur ki bu görev esnasında bir Rum kızına âşık olur ama ne aşk kavruluyor yanıyor kalbi yerinden oynuyor, bir gün dayanamıyor kızın ailesi ile konuşmak için evlerine gidiyor. Kızın ailesi gayet hoş karşılıyorlar seviniyorlar ancak bir şartları olduğunu söylüyorlar: Eğer kızımızla evlenmek istiyorsan vaftiz olup Hristiyan olacak ve din değiştireceksin diyorlar. Kâni efendi aşkıyla dini arasında kalıyor ama kısa sürede seçimini yapıp tarihe geçecek bu sözü söylüyor:

 

"İnsaf eyle Petraki Efendi, Kırk yıllık Kâni olur mu Yanni..."