Yaşamınızda her şeyin birilerine bağlı olduğunu düşünebilir misiniz? mesela sevginiz, şu zaman diliminde değil belki de tüm zaman dilimlerinde sevginin bir kişiye bağlı olması memnun edebilir tabi peki ya özgürlüğünüz? bu bir kişiye bağlı olsa ''Özgürlük'' denilebilir mi? Yaratıcı bir çoğumuza aynı derecede akıl, irade, özgürlük bahşetmedi mi? eğer inanan bir insansanız bu sorulara evet cevabı verdiğinizi duyar gibiyim. Özgür varlıklarız. Mutluluğumuz, üzüntümüz, pişmanlıklarımız bunların hepsi özgürlüğümüzle elde ettiğimiz şeyler. Birileri bunu bizim elimizden almaya çalışsa ortalığı yakıp kavurur, asla tahammül edemeyiz, katlanamayız. Özgür varlıklarız. Sonuçları ciğerimizi yakacak kadar kötü şeyler yaşasak bile en azından denedim diyerek devam edebilecek kadar özgürüz. İnsan kimsenin elinden almasına dayanamayacağı bu özgürlüğü bile bile teslim eder mi birilerine? Sessiz sessiz bağımlılaşır mı? Nasıl dayanır buna? Kaç sene sonra aklı başına gelir? Kimi hiç kimseye yar etmez özgürlüğünü sımsıkı sarılır ona yaşamı doruklarında yaşar, hisseder. Kimi sahip olduğu bu değerin farkına varmaz, bir şeyleri erteler durur. Kimi de çoktan teslim etmiştir özgürlüğünü, gözüne inen perdenin kalkması yıllarını alır. Tek bir anını bile kendisi için yaşamamıştır. Düşünün koskoca bir yaşam ve içinde kendiniz için tek bir an bile yok...
Kimse anlamadı, yapılan fedakarlıkları kimse fark etmedi, her seferinde daha da değersizleştirildi. Özgürlüğüne o sahip çıkmayınca kimse altın tepside sunmadı. Yıllar sonra fark etti yaptığı hatayı özgürlüğünü tek bir kişiye bile bile bağladığını her şeyin sorumlusunun aslında kendisi olduğunu ciğeri yanar, gözlerinden damlalar süzülürken fark etti. ''Neden yaptım bunu kendime?'' diye sormaktan başka bir şey söyleyemedi. O perde yıllar sonra kalktı ve bir şeyler değişmeye başladı. Peki özgürlüğünü sürekli erteleyenin hali ne olucak? elinde fırsatı olmasına rağmen durduğu yerde özgürlüğünün tadını çıkaranlara imrenerek bakıcak mı yoksa gözlerindeki perde kalkmayan insanlara üzülüp durucak mı? Yaşam ona bir fragman fırsatı verip her şeyi gözlerinin önüne koymuşken artık cesaretini toplamanın zamanı gelmişti.
Son paragrafınızın vücut bulmuş haliyim. Sevgimi, saygımı, cesaretimi, güvenimi ve daha bir çok duygumu tek bir insana bağlamıştım hiç farkında olmadan. O insan hayatımda olduğu sürece bunu hiçbir zaman da anlayabileceğimi sanmıyorum. Bana ait olan duyguları bir başkasına teslim etmiş ve bir nevi onun kontrolündeydim, esiriydim. O hayatımdan çıkarken beraberinde bana ait olanları da götürdü. Ayrılık vakti gelip elimde olanı kaybettikten sonra anladım bazı şeyleri. Çok sonradan idrak edebildim. Hem mutluyum hem üzgünüm. Hayat bunu zorlu bir yoldan gösterdi. Şimdi tüm özgürlüğümü tekrardan elime alıp ayağa kalkma zamanım geldi. Çok geç olmadan farkına varın, özgürlüğünüzün kıymetini bilin!