Kavuşmaların Mahşere Kaldığı Mitolojik Bir Aşk Hikayesi: Orpheus ve Eurydice

Orfe (Orpheus) müzisyen ve şair olarak bilinen mitolojik bir karakterdir. Söylediği şarkılar ile sadece insanları değil hayvanları, ağaçları ve hatta kayalıkları bile etkilediği söylenir. Eşi Evridiki ise tanrılar kadar güzel, genç, uzun süre yaşayacak ama yine de ölümsüz olmayan bir peri. Efsaneye göre bir gün Evridiki, Aristaeus isimli tanrı tarafından kovalanmaya başlar. Kurtulmak için hızla koşarken ayağı takılan Evridiki, yılanlar ile dolu bir çukura düşüp bir yılanın ısırması sonucunda ölür. Başka bir efsaneye göre ise böyle bir kovalamaca olmadığı, Evridiki yürüyüş yaparken bir yılanın bacağını sarıp ısırması sonucu öldüğü söylenir. Artık Evridiki yeraltı dünyasına, mitolojideki ismi ile ise Adis'e aittir. Bu olay sonrasında umutsuzluğa ve çaresizliğe kapılan Orfe, eşini görmeye Adis'e (yeraltına) gitmeye karar verir. Yaşayan canlıların girmesinin yasak olduğu bu toprakları koruyan üç başlı köpek görünümlü Kerveros isimli bir canavardır. Orfe buraya geldiği gibi lir'ini çıkarıp çalmaya başlar ve canavar uyuyakalır. Tıpkı Harry Potter'daki gibi.

Orfe, Adis tanrısı olan Pluto'nun yanına gelene dek lir'ini çalmaya devam eder. Evridiki tekrar yeryüzüne gelsin diye Pluto'yu ikna etmeye çalışır, bi süre sonra bu ikna onsuz yaşayamayacağını ve bir şans vermesi için yalvarmasına kadar gider. Pluto müzikten etkilenmiştir, Orfe'nin dediğini yapacaktır ama bir şartı vardır. '' Evridiki ile yeryüzüne dönmen için sana bir şans vereceğim ancak bir şartla, geldiğin gibi Adis'ten geri döneceksin ve Evridiki ardından gelecek, yol boyunca seni takip edecek. Adis'in kapısından çıkana dek sevgili eşinin yüzüne dönüp bakmayacaksın. Eğer bakarsan sonsuza dek Adis'te kalır.'' Bunu kabul eden Orfe yürümeye başlar ve bir süre sonra ardından gelen eşinin ayak seslerini duymaya başlar. Yürümeye devam ederek eşi ile konuşmaya sohbet etmeye dalarlar. Bir yandan da birazdan eşi ile tekrardan kavuşacak olmanın düşüncesi, mutluluğu içindedir. Sonsuza dek beraber mutlu yaşayacaklardır. Adis'in kapısına geldiğinde yeryüzünden gelen gün ışıkları sevinci ile verdiği sözü unutan Orfe, eşine döner, ellerini kavuşturmak istercesine Evridiki'e uzatır. Ama sözünü tutmaması karşılığında eşi aniden ortadan kaybolur ve Orfe bir daha asla onu göremez. Evridiki artık yeraltı dünyasına aittir. Yeryüzüne döndürülen Orfe, havada asılı duran bir kayanın altında yedi ay boyunca ağladığı, neşe ile çaldığı lir'ini ise sadece acısını azaltmak, teselli olmak için çaldığı söylenir.

Karanlıklar içine çekilirken Evridiki, eşine şu sözleri haykırır:

"Bu ne Orfe, bu ne?
Bu ne çılgınlık böyle, seni de yok eden, zavallı beni de?
İşte gene geri çağırır beni zalim kader,
Uyku kapatır kararan gözlerimi,
Dört yanımı saran gece götürür beni, elveda!"